Şeker hastalığında devrim yaratacak buluş: İnsülin iğneleri tarihe karışabilir

Şeker hastalığında devrim yaratacak buluş: İnsülin iğneleri tarihe karışabilir

Dünya çapında yaklaşık 425 milyon diyabet hastası var ve bunlardan yaklaşık 75 milyonu her gün kendilerine insülin enjekte etmek zorunda. Bilim insanları vücuda akıllı insülin sağlamanın yeni bir yolunu buldu. Bu sayede çok yakında şırıngalara veya insülin pompalarına yeni bir alternatif bulunabilir.

Bilim insanları vücuda akıllı insülin sağlamanın yeni bir yolunu geliştirdi. Yeni yöntem sayesinde insülin ihtiyacı bir kapsül alınarak ya da bir parça çikolatanın içinde yenilerek karşılanabilir.
Bu yöntemde kullanılacak kapsülün veya çikolatanın içinde insülinin depolandığı nano taşıyıcılar bulunuyor.
İnsülini taşıyan bu parçacıklar insan saçının 10 binde biri genişliğinde ve o kadar küçük ki mikroskop altında dahi görülmesi mümkün değil.
İnsülini ağız yoluyla almak hassas bir yöntem oluşturuyor çünkü insülini vücudun en çok ihtiyaç duyan bölgelerine hızla iletiyor.
İnsülini bir şırıngayla aldığınızda ise tüm vücuda yayılır ve istenmeyen yan etkilere neden olabilir.
Sydney Üniversitesi’nden araştırmacılar, ilaçların nano taşıyıcılar aracılığıyla karaciğere iletilmesinin mümkün olduğunu yıllar önce keşfetti.
Pek çok ilaç ağızdan alınabiliyor ancak şimdiye kadar diyabet hastaları vücutlarına insülin enjekte etmek zorunda kalıyordu.
Nano taşıyıcılı insülinin sorunu, insülinin midede parçalanması ve dolayısıyla vücutta ihtiyaç duyulan yere ulaşamaması.
Bu, ağızdan alınabilecek bir diyabet ilacının geliştirilmesinde büyük bir zorluk ortaya çıkarıyor.
Ancak araştırmacılar son çalışmaları ile bu zorluğa çözüm getirdi.
Karaciğer biyoloğu McCourt, “İnsülinin sindirim sisteminde mide asidi ve sindirim enzimleri tarafından parçalanmasını önleyen ve hedefine, yani karaciğere ulaşana kadar onu güvende tutan bir kaplama oluşturduk.” ifadelerini kullandı.
Kaplama daha sonra karaciğerde, yalnızca kan şekeri seviyeleri yüksek olduğunda aktif olan enzimler tarafından parçalanıyor ve insülin salgılanıyor.
İnsülin daha sonra karaciğerde, kaslarda ve yağda kandaki şekeri uzaklaştırmak için etki gösteriyor.
Yeni yöntem, insülinin sağlıklı insanlarda çalıştığına benzer şekilde çalışıyor.
Pankreas insülin üretir; bu insülin ilk önce karaciğerden geçer, burada büyük bir kısmı emilir ve kan şekeri seviyesini sabit tutar.
Yeni insülin yönteminde, nano taşıyıcı insülini karaciğerde salgılıyor ve burada insülin alınabiliyor ya da vücutta dolaşmak üzere kana karışıyor.
İnsülin deri altına bir şırıngayla enjekte edildiğinde, normalde olacağından çok daha fazlası kaslara ve yağ dokularına gider, bu da yağ birikmesine neden olabilir.
Diyabetli insanlar için tehlikeli olabilecek hipoglisemiye de neden olabilir. Yeni yöntem kullanılırsa bu tür yan etkiler daha az olacak.
Ayrıca kendinize iğne batırmanıza gerek kalmayacak ve ihtiyacınız olan ilacı biraz daha ihtiyatlı bir şekilde alabileceksiniz.
Bilim insanlarının açıklamalarına göre insanlar üzerinde denemeler 2025 yılında başlayacak.
Klinik denemeler 3 aşamada gerçekleştirilecek; ilk aşamada, oral insülinin güvenliğini araştırılacak.
2. aşama denemelerinde bu ilacın diyabet hastalarına yönelik enjeksiyonların yerini nasıl alabileceği araştırılacak.
Araştırmacılar yeni ilacın 2-3 yıl içerisinde herkesin kullanımına hazır hale gelmesini umuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu