Yediden Yetmişe: Mutlaka Okunması Gereken Kitaplar

Kitap okumanın hayatımızı bir disiplin içerisine sokma hususunda ciddi bir etkisi var. Ne zaman, nerede ne yapacağımızı bilmek bize iyi bir zaman yönetimi sağladığı gibi kendimizi de iyi hissettirir. Söze Ahmet Hamdi Tanpınar’ın cümleleriyle devam edersek: “Çalışan insan kendi varlığında hüküm süren bir ahengi bütün kainata nakleder.” Bu ahengi kazanmak için yapabileceğimiz en iyi şeylerden birinin kitap okumak olduğunu söyleyerek içeriğimize başlayalım. Bu listedekiler iyi bir okur olma yolunda size çok yardımcı olacaktır. İşte geniş bir yelpazedeki derlememizden okunması gereken kitaplar!

1. Otomatik Portakal (Anthony Burgess)

Okunması gereken kitaplar listemize distopik bir eserle başlıyoruz. Filme de çevrilen Otomatik Portakal, İngiliz yazar Anthony Burgess’e tümör teşhisi konup 1 yıllık ömrü kaldığı söylendiğinde yazılır. Şiddete eğilimli bir grup gencin lideri Alex, modern toplumu şiddete başvurarak ve çok sert bir dille eleştirir. Distopya edebiyatta yeni bir soluk olarak edebiyat tarihine geçmiş bir eserdir.

2. Martin Eden (Jack London)


Yazdıklarıyla çağdaş edebiyatının en kıymetli temsilcilerinden biri olan Jack London, Martin Eden ile ölmeyen bir eser meydana getirmiştir. Yazar olma tutkusuyla tüm zorluklara, yoksulluklara göğüs geren, içine girdiği ortamların kültür seviyesine yetişmek için durmadan okuyan, sonra da aslında o çevrelerin sahtekârlıklarına tanık olan Martin, büyük oranda Jack London’un kendisidir. Tek farkla ki; Jack London işçi sınıfı yazınında önemli bir edebiyatçı iken, yarattığı Martin Eden karakteri bireyci bir tiptir ve bu bireyciliği onu kötü bir sona götürmektedir.

3. Yüksek Şato’daki Adam (Philip K. Dick)

1962 yılı Amerika’sında geçen Yüksek Şato’daki Adam, köleliğin hala yasal olduğu, hayatta kalan birkaç Yahudi’nin takma adlarla hayatta kalmaya devam ettiği alternatif bir dönemi anlatıyor. Amerika Birleşik Devletleri, yirmi yıl kadar önce İkinci Dünya Savaşı’nı kaybetmiş ve şu anda Nazi Almanyası ve Japonya tarafından işgal edilmiştir. Tepetaklak olmuş bir dünyanın, kimliklerini kaybetmiş insanların ve kehanet kitabı I Ching’in başrolde olduğu bir roman Yüksek Şato’daki Adam. Hugo Ödüllü roman, Philip K. Dick’i bilimkurgu alanında yenilikçi vizyona sahip bir kişi olarak belirleyen ve bilimkurgu ile ciddi fikir romanları arasındaki engeli ortadan kaldıran eserdir. Yüksek Şato’daki Adam romanında Dick, okurlara uyanmanın mümkün olabileceği bir kabus olarak unutulmaz bir tarih vizyonu sunuyor.

4. Simyacı (Paulo Coelho)

Kitap tavsiyeleri denilince usta yazardan bahsetmesek olmazdı. 1947 doğumlu Coelho, o ‘’eski dünya’’yı yaşayıp da günümüzde hayatını sürdüren nadir isimlerden biridir. En meşhur eseri Simyacı’yı Mevlana’nın Mesnevi’sinden ilham alarak yazan Coelho yarattığı karakteriyle bir dış ve iç yolculuğu beraber anlatır. Simyacı, İspanya’dan kendi hazinesini bulmak için Mısır piramitlerine giden bir çobanın masalsı öyküsüdür. Bu hazine kişinin kendi kaderini nasıl çizebileceği, mutluluğa nasıl kavuşacağı gibi sorulardan teşekkül eder.

5. Fareler ve İnsanlar (John Steinbeck)


Eğer henüz okumadıysanız, bu kitabı mutlaka okunacak kitaplar listenize eklemelisiniz! Nobel ve Pulitzer Edebiyat Ödülü’ne layık görülen yazarın başyapıtı Fareler ve İnsanlar olarak bilinir. Sırf bu nedenle de okunması gereken kitaplar listenizde yer alabilir. Eserlerinde işçi sınıfının koşullarına, örgütlenme biçimlerine sıkça yer veren John Steinbeck burada da iki gezgin çiftçiyi konu alır. Kendisi de bir dönem çiftçilik yapan yazarın romanlarındaki karakterlerin oldukça gerçekçi olması da biyografik unsurlar taşımalarındandır.


Çağdaş klasiklerin ve distopya edebiyatın en çok konuşulan, en sık atıf yapılan eserlerinden biri 1984’tür. Klasik olduğu için okuyanlar daha sonra tekrar okumalı, ilk kez okuyacaklar da bir ön araştırma yapmalıdır. Stalin’e bir eleştiri olarak değerlendirilen 1984 aslında bir yandan da tüm baskıcı rejimlere, tüm otoritelere karşı bir çığlıktır. Büyük Birader karakteri her şeyi gözetleyen, herkesin nasıl düşüneceği ve yaşayacağına karar veren ve bu maksatla işbirlikçilerini yanında bulunduran otoritedir. Winston adlı karakterse, bu sıkışmışlığa bir çözüm bulmak isteyen insanların biridir, ancak kendi hükümleri adına işkenceyi hoş gören Büyük Birader, muhalifleri de itaatkar vatandaşlara dönüştürür. 1984, ölmeden önce okunması gereken kitaplar arasında.

7. Dört Anlaşma:Toltek Bilgelik Kitabı (Don Miguel Ruiz)

Yazar Deepak Chopra, “Don Miguel Ruiz’in Dört Anlaşma kitabı, aydınlanma ve özgürlüğe giden bir yol haritasıdır.” der. 1997 yılında yayınlanan 10 milyon fazla satış yapan Dört Anlaşma, “yaptığımız her şey, kendimizle, diğer insanlarla, Tanrı’yla, yaşamla yaptığımız anlaşmalara dayanır. Ama en önemli anlaşmalar kendimizle yaptığımız anlaşmalardır” fikriyle hareket eder. Dört Anlaşma’da Don Miguel Ruiz, bizi neşeden mahrum eden ve gereksiz ıstırap yaratan kendi kendini sınırlayan inançların kaynağını ortaya koyuyor. Kadim Toltek bilgeliğine dayanan Dört Anlaşma, hayatımızı hızla yeni bir özgürlük, gerçek mutluluk ve sevgi deneyimine dönüştürebilecek güçlü bir davranış kuralları sunar.


Modern Türk edebiyatının en çok konuşulan eserlerinden biri Kürk Mantolu Madonna’dır. Mutlaka okunması gereken kitaplar arasında yer alan bu eser, kitap tavsiyesi denilince akla ilk gelen yapıtlardan biri. Bahsedilmesine oranla eser yeterince hazmedilebilmiş midir tartışılır. Başkarakter Raif Efendi sessiz, içe kapanık, sıradan biri olarak tanınır. Ancak gençliğinde Almanya’da yaşadığı bir aşk hikâyesi ömrünün bir kısmının film gibi geçtiğinin ispatıdır. Bu aşk hikayesinden hareketle Raif Efendi ve aşkı Maria Puder Sabahattin Ali’nin güçlü kalemiyle anlatılır.

9. Uçurtma Avcısı (Halit Hüseyni)


Okunması gereken romanlar listemizde yer alan eser, sınıf farkları içinde birlikte büyüyen Emir ve Hasan adlı çocukların dostluğundan hareketle öğrenebileceğimiz birçok şey barındırır. Emir zengin bir iş adamının oğlu, Hasan ise o adamın yanında çalışan hizmetkâr bir babanın çocuğu. Sovyet işgalinde Emir ve babası ülkeyi terk eder ancak Emir çocukluk arkadaşını unutamaz. Çocukluktan saflığa, ihanetten sadakate, babalardan oğullara pek çok mefhumu anlatan eser zengin toprakların yok edilişini de arka fonda verir.

10. Kurtlarla Koşan Kadınlar (Clarissa Pinkola Estes)


Özellikle son zamanların en çok konuşulan eserlerinden biridir. Kadınların yaratıcı iç seslerine dönmeleri gerektiğini anlatan eser, bu açıdan kurtlarla kadınların benzer yönleri olduğunu savlıyor. Duygularıyla hareket eden kadınlar farklı kültürlerin masallarıyla anlatılıyor.

11. Mutluluğun Mimarisi (Alain de Botton)

Hem mutluluğun hem de sefaletin en büyük ama sıklıkla dile getirilmeyen nedenlerinden biri çevremizin kalitesidir: bizi çevreleyen duvarlar, sandalyeler, binalar ve sokaklar. Yine de mimari ve tasarım kaygısı, çoğu zaman uçarı, hatta rahatına düşkün olarak tanımlanır. Mutluluğun Mimarisi, nerede olduğumuzun kim olabileceğimizi büyük ölçüde etkilediği fikrinden başlar ve mimarlığın görevinin, tam potansiyelimizi anlamlı bir şekilde hatırlatmak olduğunu savunur. Pek çok mimar güzellik kelimesini açıkça tartışmaktan çekinirken, bu kitabın merkezinde büyük ve naif bir soru var: Güzel bir bina nedir? Evlerimiz, sokaklarımız ve kendimiz hakkında düşünme biçimimizi değiştirmeyi amaçlayan mimarlık felsefesi ve psikolojisinde bir gezinti yapmamıza olanak sağlayan muhteşem bir eser Mutluluğun Mimarisi.

12. Aşkımız Eski Bir Roman (Ahmet Ümit)


Yerli edebiyat sevenlerin okunması gereken kitaplar listesine ekleyebilecekleri bir eser. Polisiye edebiyatının Türkiye’deki en önemli temsilcilerinden Ahmet Ümit’in son çıkan kitabıdır. Yazarın diğer eserlerinde de görülen Başkomiser Nevzat cinayetleri çözmek için yine iş başındadır. Tanıtımdan alıntı: ‘’Aşk hiçbir zaman masum değildir. Petersburg’un soğuğundan, İstanbul’un sıcağına gelen bir Rus bilim insanı. İstihbarat servislerini birbirine düşürecek kadar gizemli bir kayboluş. Mutluluğu ararken kendini ölümün kıyısında bulan çaresiz bir âşık…’’.

13. Bülbülü Öldürmek (Harper Lee)


Pulitzer Edebiyat Ödülü’nü kazanan eser, Amerika’da yaşanan ırkçılığı bir çocuğun saf dünyasının gözünden anlatıyor. Yayımlandığı 1960 yılından bu yana en çok konuşulan, ses getiren eserlerden biri olarak yolcuğunu sürdürüyor. Bülbülü Öldürmek, okunması gereken klasikler arasında.

14. Tutunamayanlar (Oğuz Atay)


Yazıldıktan sonra yıllarca önem verilmeyen Tutunamayanlar Oğuz Atay’ın başyapıtıdır. Bugün artık yurt dışında da oldukça ilgi görmektedir. İntihar eden bir arkadaşının izlerini süren Turgut Özben, hayatını sonlandıran arkadaşının modern topluma neden ayak uyduramadığını araştırmaktadır. Tutunamayanlar, genel kültür için okunması gereken kitaplar arasında yer alıyor.

15. Yaşamak (Yu Hua)

Yayınlandığı ilk dönemlerde Çin’de yasaklanmış, ancak daha sonra ulusun en etkili kitaplarından birisi olarak adlandırılan Yaşamak, Çin edebiyatının çağdaş klasiklerinden sayılmaktadır ve ünlü Çinli yönetmen Zhang Yimou tarafından 1994 yılında beyaz perdeye uyarlanmıştır. Bir adamın bir toprak sahibinin şımarık oğlundan iyi kalpli bir köylüye dönüşümünü anlatan bu yakıcı roman, ailesinin servetini kumarhanelerde ve genelevlerde çarçur ettikten sonra, derinden tövbe eden Fugui, bir çiftçinin dürüst işini yapmaya karar verir. Milliyetçi Ordu tarafından ailesini geride bırakmaya zorlanan Fugui, İç Savaşın dehşet ve yoksunluklarına tanık olur, ancak yıllar sonra Kültür Devrimi’nin yıkımlarının getirdiği bir dizi zorlukla yüzleşmek için geri döner. Son yıllarının yoldaşı olarak bir öküzle bırakılan Fugui, bu alçakgönüllü güç anlatısında hayata duyduğu takdirle cesur bir özgünlük modeli olarak duruyor.

16. Fahrenheit 451 (Ray Bradbury)


Yazarına dünyaca ünlü dört ödül kazandıran eser de okunması gereken kitaplar listesi için önemli bir roman. ‘’Aptal kutusu’’ denilen televizyonun ve hayatımızı kolaylaştıran teknolojinin bizi okumaktan nasıl uzaklaştırdığı anlatılıyor. Guy Montag adlı itfaiyecinin işi de, bu topluma hiç de uymayan şeyleri, kitapları yakmaktır.

17. Aylak Adam (Yusuf Atılgan)


Bugün Türk edebiyatının en çok konuşulan eserlerinden biridir. Özellikle yirminci yüzyılın ikinci yarısında başlayan ‘’kentteki aylaklar’’ meselesi, eserde Türkiye’ye özgü işlenir. O günün aydınlarının yaşadığı ve eserde de geçen sorunlarsa bugün hala tazeliğini korumaktadır.

18. Varolmanın Daynılmaz Hafifliği (Milan Kundera)

Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği’nde, Milan Kundera, kendisine olan aşkı ve düzeltilemez kadınlaştırması ve metreslerinden biri ile alçakgönüllü sadık sevgilisi arasında kalan bir adama aşık genç bir kadının hikayesini anlatır. Bu muhteşem roman, coğrafi olarak uzak yerleri, parlak ve eğlenceli yansımaları ve çeşitli tarzları yan yana getirerek belki de dünyanın gerçekten büyük yazarlarından birinin en büyük başarısı olarak okunması gereken kitaplar listesinde yerini alıyor. Kundera, hayat hakkındaki felsefesini açıklamak için olay örgüsünü ve karakterleri yalnızca araç veya örnek olarak kullanır ve Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği de Kundera’nın bu tarzının yoğun olarak hissedildiği eserlerdendir. Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği’nde karakterler, hayatta sonsuza kadar yaşamak isteyecekleri o mükemmel yeri bulmaya çalışan, anlaşılması zor bir şey arıyor gibi görünen, kararlar ve ikilimler arasında sıkışıp kalmış hayatlara sahip kişilerdir.

19. Nietzsche Ağladığında (Irvin D. Yalom)


Yazarın en sükse yapan eserlerinden biri olup filme de çevrilmiştir. Eserde felsefe, psikanaliz ve tıbbın en önemli ve gerçek isimleri vardır: Nietzsche, Freud, Bruer. Tabii bu üç erkeği de etkisi altına alan Lou Salome de çarpıcı bir biçimde işlenir. Üçlünün 19. asır Viyana’sındaki entelektüel, felsefik yaşamları, ümitsizlik teması altında anlatılır. Mutlaka okunması gereken kitaplar arasında yer alan eser, oldukça dikkat çekici.

20. Bir Ömür Nasıl Yaşanır (İlber Ortaylı)


Çok yer gezen, gören, çok kitap okuyan, çok yemek tadan, çokça kültürü bilen ve içlerinde yaşamış olan İlber Ortaylı’dan bir hayat rehberi. Dil öğrenmekten gezilecek yerlere, dinlenilecek müziklerden okunması gereken eserlere kadar bu kitap çok önemli bir pusula. Ara ara dönüp bakılması gerekir ve mutlaka okunması gereken kitapların en önemlilerinden biridir.

21. Vitrinde Yaşamak (Nurdan Gürbilek)


Türk eleştirisinin en kıymetli isimlerinden Nurdan Gürbilek’in ilk kez 1992’de basılan ilk kitabıdır. Bu kitap memleketin kültür – sanat meselelerini merak eden, özellikle de 12 Eylül döneminin etkisini öğrenmek isteyenler için çok önemlidir. Darbenin ardından ‘’kurulan’’ yeni kültür – sanat ortamının bugünlere uzanan etkisini öğrenebilmek için okunması gereken kitaplardan biridir.

22. Suç ve Ceza (Dostoyevski)


Okunması gereken dünya klasikleri arasında yer alan Suç ve Ceza yazarın Rus toplumundan çekip çıkardığı ve yarattığı bir karakterdir. Konuyu direkt tanıtımdan aktaralım: ‘’ ‘Eski’ öğrenci Raskolnikov, “kiracıdan” kiraladığı daracık odasında beş parasız günler geçirmektedir. Modern zamanların, çağdaş bilimin ve edebiyatın bu yaratıcı, akıllı genci, toplumun gerici bir canavara dönüşmüş karanlık avucunda ezilip un ufak mı olacaktır yoksa? Bir gün oturduğu bir kafede, anarşist düşüncelere sahip gençlerin konuşmalarına kulak misafiri olur ve aklına tüm dertlerine son verecek bir şey gelir. İlk iş olarak da kapıcının kulübesindeki baltayı kestirir gözüne. Dünya edebiyatının en ünlü baltasını…’’

23. Kadınlar Ülkesi (Charlotte Perkins Gilman)

Amerikalı feminist yazar Charlotte Perkins Gilman tarafından kaleme alınan Kadınlar Ülkesi, yazıldıktan yaklaşık 65 sene sonra kitap formatında yayımlanabilmiş feminist ütopyanın ilk örneklerindendir. Birinci Dünya Savaşı’nın arifesinde üç Amerikalı erkek dünyanın uzak bir köşesinde, kadınların toplumdaki rolleri hakkındaki varsayımlarını yeniden gözden geçirmek zorunda kalacakları tamamen kadınlardan oluşan bir toplum keşfederler. Eşeysiz üreme yoluyla çoğalabilen tamamen kadınlardan oluşan bu izole toplum, savaştan, çatışmadan ve tahakkümden arınmış ideal bir sosyal düzene sahiptir. Kitabı incelemek ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

24. Şeker Portakalı (José Mauro de Vasconcelos)


Yazarlık öncesi çok farklı sektörlerde çalışan yazar, bu kitabı 12 günde yazar ama 20 yıllık bir tecrübenin ürünüdür. Biyografik unsurlar taşıyan eser gerçek hayatı, acıyı öğrenen bir çocuğun hazin öyküsüdür. Şeker Portakalı, kesinlikle okunması gereken kitaplar arasında.

25. Dönüşüm (Franz Kafka)


Modern dünya edebiyatının en bilinen yazarlarından Franz Kafka, Dönüşüm ile bir başyapıt yaratmıştır. Kapitalist ekonomik sistemin eleştirildiği ve kahramanın bir böceğe dönüştüğü eser Kafka’ya özgü soğukkanlı bir dille anlatılır. Sistem eleştirisinin en özgün yapıldığı eserlerden biridir.

26. Romeo ve Juliet (William Shakespeare)


Oyun yazarı ve şair olarak bilinen, dünya edebiyatının en tepe noktasındaki isimlerden biri olan Shakespeare’in en meşhur eseridir. Düşman ailelerinin çocukları birbirlerine aşık olurlar. Ancak çevrelerindeki kavga dolayısıyla bu, umutsuz bir aşktır.

27. Sefiller (Victor Hugo)


Fransa’nın en başat romantik yazarlarından Victor Hugo’nun başyapıtıdır. Memleket için siyasi kavgalara giren ve yirmi yıl sürgün yaşayan yazar Sefiller’i de bu tecrübeyle yazar. Kürek mahkumu bir adamla onu kovalayan bir polis müfettişi anlatılır. Buradan hareketle dünyada sürüp giden yoksulluk, haksızlıklar ele alınır. Sefiller, herkesin okuması gereken kitaplar arasında.

28. İnce Memed (Yaşar Kemal)

Türk diline, lehçelerine, irfana ve tarihine olan hakimiyetiyle dünya çapında tanınan ünlü Türk yazar Yaşar Kemal’in kendisine Nobel adaylığı kazandıran en ünlü eseri İnce Memed. Yaşar Kemal’in 32 yıllık bir zaman diliminde yazdığı, 4 kitap şeklinde basılan İnce Memed romanı, ayrıca Türk edebiyatının başyapıtlarından biri olarak kabul edilmektedir. Anadolu’da kırsal yaşamı, tarımın zorluklarını, feodal sömürüyü, düzensiz kanun uygulamalarını, haydutların hayatlarını, uçsuz ucaksız ve zorlu doğa manzaralarını Yaşar Kemal’in mükemmel kaleminden anlatan İnce Memed serisi, Anadolu’daki köyünden kaçan ve kendisini Robin Hood benzeri efsanevi bir figüre dönüştüren, fakir bir dul kadının tek oğlu Memed’in hayatını anlatır.

29. İki Şehrin Hikayesi (Charles Dickens)


Okunması gereken kitaplar listemizde İki Şehrin Hikayesi de mutlaka olmalıdır, özellikle de dünya tarihini merak ediyorsanız. Fransız İhtilali öncesinde Paris ve Londra’da geçen romanda zindandan kurtulan bir doktor ve yeniden iyi bir yaşam kurmak için Londra’da buluştuğu kızı vardır. Ancak Paris’teki hareketlenmeler onların planlarına gölge düşürecek gibidir. Londra ise Paris’e kıyasla aydınlık günler yaşamaktadır.

30. Savaş ve Barış (Tolstoy)


Okunması gereken 10 kitap vermemiz gerekse şüphesiz Tolstoy yine o listede olurdu. Kimi edebiyat çevrelerince dünyanın en iyi romancısı olarak kabul gören Tolstoy’un en klasik eseridir. Bir tarihi roman niteliği de taşıyan eser, Napolyon’un Rusya işgaliyle başlar, bu savaşa karşı üst ve alt kesimlerin gerçekçi portreleriyle devam eder. İkinci cildinde ise artık savaşın ileri dönemleri ve kazananın belli olmadığı bir atmosfer vardır. Mutlaka okunması gereken bir kitap olduğunu söylemeye hacet yoktur.

31. Aşk ve Gurur (Jane Austen)


Roman tavsiyeleri listemize Jane Austen ile devam ediyoruz. Filme de çevrilen Aşk ve Gurur taşralı bir kız ile varlıklı bir aileden gelen bir adamın arasındaki çatışmalı ilişkiyi ele alır. Toprak sahibi ve zengin olan genç adam, taşralı kıza gururla yaklaşırken, yokluklar içinde büyüyen kız ona karşı önyargı sahibidir. Bu ekonomik unsurlar ikilinin birbirlerine yaklaşımında çok etkili olur. Romandaki kadın karakter hem yazarın hem de aslında tüm Jane Austen okurlarının en çok sevdiği kadın kahramanlardan biridir.

32. Yolda (Jack Kerouac)


Beat Kuşağı olarak bilinen, kendini ‘’yol’’la tanımlayan topluluğun en önemli temsilcilerinden biri Jack Kerouac olarak bilinir. Kendi hikayesini anlattığı Yolda eseri hayalperestlerin, yollarda gezinenlerin, dumanlı kafaların bir öyküsüdür. Ve arkadan her daim bir caz melodisi çalar. Özellikle gezginler için mutlaka okunması gereken kitaplardan biridir.

33. Denizi Yitiren Denizci (Yukio Mişima)

Japon edebiyatının dünyaca ünlü yazarlarından birisi olan Yukio Mişima’nın 1963 yılında kaleme aldığı Denizi Yitiren Denizci, soğukkanlı şiddeti ustalıkla anlatan ve yazarın en etkileyici eserlerinden biri olmakla birlikte hiç kuşkusuz yazarın çocukluğunda bilinçaltını etkilemiş baskıları da yansıtan bir eserdir. Denizi Yitiren Denizci, yetişkinlerin dünyasını yanıltıcı, ikiyüzlü ve duygusal olarak reddeden ve kendilerini “nesnellik” olarak adlandırdıkları acımasız bir duygusuzluk içinde eğiten on üç yaşındaki vahşi bir erkek çocuğu grubunun hikayesini anlatıyor. İçlerinden birinin annesi bir gemi zabitiyle ilişkiye başlayınca, o ve arkadaşları önce adamı idealize ederler; ama onun aslında yumuşak ve romantik olduğu sonucuna varmaları uzun sürmez. Bu durumu onun bir ihaneti olarak algılayan çocuklar, hayal kırıklıklarını denizci adama yöneltirler ve şiddetle tepki gösterirler.


Kısa öykücülüğün usta ismi Hemingway, tüm maharetini bu eserinde konuşturmuş gibidir. Yaşlı bir Kübalı balıkçının sandalla açılıp avlanırken kılıçbalığıyla giriştiği amansız mücadeleyi anlatır. Usta kalem Hemingway böylesi bir hikayeden de modern bir klasik çıkarmayı bilmiştir.

35. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu (Stefan Zweig)


Avusturyalı büyük yazar ve entelektüel Stefan Zweig’ın en merak edilen kitaplarından biridir. Bir kadının, hayatınca sevdiği tek erkeğe yazdığı bir mektuptan oluşur. Ancak kadının kimliği asla bilinmemektedir. Psikanalizi oldu olası merak eden yazar bu eserinde de insan psikolojisini mutlak aşk kavramı ekseninde ele almaktadır.

36. Mutlu Prens (Oscar Wilde)


Kitaptaki masalları yaş gözetmeksizin kendini çocuk ruhlu hissedenlere yazan Oscar Wilde bencillik ve ders çıkarma ekseninde öyküler yumağı ortaya çıkarıyor. Masallarındaki kimi karakterler açgözlülüklerini anlayıp düzelenler kimileri de daha fazlasını isteyen bencil kimseler olarak karşımıza çıkıyor. Yazarın erken dönem, masalsı eserlerindendir.

37. Yerdeniz Büyücüsü (Ursula K. Le Guin)

Ursula K. Le Guin’in ilk eserlerinden biri olan bu roman, adalardan oluşan bir takımada olan Yerdeniz dünyasında geçiyor ve Gont adasından genç bir büyücü olan Ged’in gelişimini ve reşit olma serüvenini takip ediyor. Güce ve bilgiye aç olan Ged, uzun süredir saklanan sırları kurcalar ve dünyaya korkunç bir gölge düşürür. Bu durum, Ged’in sınamasının, gücün güçlü sözlerinde nasıl ustalaştığının, eski bir ejderhayı nasıl evcilleştirdiğinin ve dengeyi yeniden sağlamak için ölümün eşiğini nasıl geçtiğinin hikayesidir.Yerdeniz evreninde geçen bu hikaye, Atuan Mezarları, En Uzak Sahil, Tehanu, Yerdeniz Öyküleri ve Öteki Rüzgar kitaplarında devam etmektedir.

38. Çavdar Tarlasında Çocuklar (J. D. Salinger)


Yazarın ilk ve tek romanı olmasına rağmen bugüne değin en çok konuşulan modern eserlerden biridir. Kabaca henüz büyümemiş, ergen bir çocuğun büyüklerin dünyasına ettiği isyanları anlatır. Okuldan atılan genç çocuk isyankar ruhuyla beraber maceradan maceraya koşmaktadır.

39. Dövüş Kulübü (Chuck Palahniuk)

Gelelim okunması gereken kitaplar derlememizin sonuna. Brad Pitt ve Edward Norton’un başrolünde oynadığı bir filmle de bilinen Dövüş Kulübü modern toplumun hastalıklarına radikal bir yerden odaklanıyor. Saplantılı genç bir kadınla sistemin öğrettiği gibi yaşayan genç bir adamın tüketim dünyası içerisindeki amansız hikayesi. Filmi izleyip de ne kadar beğendiyseniz eser hakkında da o kadar ümitlenmelisiniz.

40. Yüzyıllık Yalnızlık (Gabriel García Márquez)


Nobel Edebiyat ödüllü yazar Gabriel García Márquez, en parıldayan eseri Yüzyıllık Yalnızlık’ta büyükannesinin anlattığı masal öykülerini, kendi çocukluk yıllarını referans alarak bir anlatı sunuyor. Yüz yıl sonra soyu tükenecek olan lanetli bir büyük ailenin düşsel bir kasabadaki öyküsü anlatılıyor. Bu açıdan büyülü gerçekçiliğin de en büyük temsilcilerinden biri olan Gabriel García Márquez bu anlayışı eserine layıkıyla işliyor.

41. Hayvanlardan Tanrılara Sapiens: İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi (Yuval Noah Harari)

Hayvanlardan Tanrılara Sapiens’de Yuval Noah Hariri, yalnızca gezegenin ve homo sapiens’in evrimi hakkında bir hikaye anlatmakla kalmadı, dünyadaki davranışlarımızı da ortaya çıkardı. Sapiens, beynimizin ve vücudumuzun nasıl geliştiğini, hikayelerin sapiens’i birleştirmedeki gücünü, diğer tüm hayvanları nasıl yok ettiğimizi, neden buğday yediğimizi, tarım ve sanayi devrimini ve dünyadaki kapitalizmi anlatıyor. Hayvanlardan Tanrılara Sapiens, en saf hisleri, evlilik içi tecavüz yasaları, dnlerin ve kültürel değerlerin neden ikiyüzlü olduğu, insanlığın en büyük sahtekarlıkları, paranın etkisi, kloroformun ilk kullanımı, buhar motorları, Budizm ve cyborgların ortaya çıkışı dahil olmak üzere en son ve en korkunç teknolojik gelişmeleri de daha iyi anlamanızı sağlayacak.


1984 ile beraber distopik edebiyatın diğer mihenk taşı da Cesur Yeni Dünya’dır. Orwell’ın romanı 1984 ile baş başa giden, anlatılan eserde baskıyı gizliden bir hareket olarak görürüz. İstenilen düzenin sürmesi için hipnopedya yani uyku eğitim sisteminin uygulandığı bir dünyada insanlar da makineler gibi üretilir. Kimsenin isyan etmemesi için herkesin uyuşuk bir mutluluğa terk edildiği bu yeni dünyanın alternatifi de verilmektedir.


Savaşlar ve buhranlarla geçen 20. yüzyılda yetişen Albert Camus ”yazgıya” karşı mücadeleyi Veba romanında ele alır. Oran halkı tahmin edilemeyecek şekilde salgın boyutuna ulaşan vebaya karşı çözümler aramaktadır. Oranlıların giderek umutsuzluğa sürüklendiği bir atmosferde bu salgından kurtulmak için çalışan emektarlar da vardır. Veba tahmin edilebilir ki romanda gerçekten bir hastalıktan fazlasını temsil eder: Yoksulluğu, haksızlığı, zulmü, acıyı.

44. Cevdet Bey ve Oğulları (Orhan Pamuk)


Nobel Edebiyat ödüllü yazarımız Orhan Pamuk’un ilk romanıdır. Yazarın kendi yaşamından izler de görebileceğiniz eserde Nişantaşılı bir ailenin üç kuşak serüveni ele alınır. Modernleşme çabasının içindeki bir Türkiye’yi ta II. Abülhamid devrinden alarak anlatan eser edebiyatımızda bir klasik olarak da kabul edilir.

Savaş Sanatı (Sun Tzu)

Okunması gereken kitaplar listemizde yer alan Savaş Sanatı, MÖ 6. yüzyılda Sun Tzu tarafından yazılmış olan savaş ve askeri taktikler üzerine bir strateji eseridir. Bu eser, binlerce yıl önce yazılmış olmasına rağmen hala değerini korumaktadır ve en çok okunan kitaplar arasında yer almaktadır. Ayrıca bu mükemmel eser, ilk askeri metin olarak kabul edilir ve mücadele yöntemleri ile birlikte rakibe karşı alınacak önlemleri anlatır.

İnsan Ne ile Yaşar? (Lev Tolstoy)

Edebiyat tarihinin en önemli eserlerinden bazılarını kaleme alan Tolstoy, bu eserinde insan hayatı ile ilgili çok önemli sorular sorarken, bu soruları yaşam ve ölüm, hırslı ve kanaatkar, iyilik ve kötülük gibi karşıtlıklar ile birlikte ahlaki bir çerçeve içinde cevaplar.

Kırmızı ve Siyah (Stendhal)

Fransa’da küçük bir kasabada doğup büyüyen Julien Sorel bir kerestecinin oğludur. Dini eğitimi ve çalışkan karakteri ile dikkatleri üzerine çeken ve aynı zamanda yükselme hırsıyla yanıp tutuşan Sorel, Paris’e gitmek ister. Bunun sonrasında kırmızı ve siyah arasında çelişkiler yaşamaya başlar. Fransız Restorasyonu’nun getirdiği şartlar altında yükselmek isteyen bu gencin önünde sadece iki seçenek vardır: Ya yükselme yolunda siyahı seçerek kilise yolundan ilerleyecek ya da kırmızıyı seçip askeri yola başvuracaktır. Fakat Napolyon’a olan hayranlığı ve aldığı dini eğitim seçim yapmasını zorlaştıracaktır. Bunların haricinde, yükselme yolunda ilerlerken karşılaşacağı iki farklı kadın her şeyin değişmesine neden olacaktır.

Gazap Üzümleri (John Steinbeck)

Amerikalı yazara Pulitzer ödülü kazandıran Gazap Üzümleri, 1939 yılında yayımlandığında çok büyük tartışmalara neden olmuştu. John Steinbeck destansı bir dille anlattığı bu romanında Büyük Buhran döneminde çok büyük zorluklar yaşayan işçi ailelerine odaklanıyor.

1929 Büyük Buhran dönemi Amerika’da başlamıştır. Bu dönemde yaşanan krizler ve tarımın kapitalistleşmesi sebebiyle arazilerini kaybeden ve fakirleşen işçilerin verdiği mücadeleyi anlatan bu romanda Steinbeck, sefalet, zorbalık ve açlık yüzünden mülklerini terk edip yollara düşmek mecburiyetinde kalan yüzlerce, hatta binlerce işçi ailesinden birini yakından anlatıyor. 20. yüzyılın en önemli eserlerinden biri olan Gazap Üzümleri, üzüntüye dönüşen mutlulukların ve boşa çıkan umutların arasında insanlığın onurunu ve direncini konu alıyor.

Açlık (Knut Hamsun)

Dünya edebiyatının en değerli yazarlarından biri olan Knut Hamsun’un bu eserinde, çıktığı yolda kendini keşfetmeye çalışan bir adamın verdiği mücadelelere tanıklık ediyoruz. Kesinlikle okunması gereken kitaplar listemizde yer alan Açlık, bir yandan sefalet ve açlık ile boğuşurken, diğer yandan da yazar olma aşkıyla yanıp tutuşan bir adamın duygu dolu hikayesini anlatıyor.

Körlük (Jose Saramago)

Arabadaki bir adam trafik ışıklarını beklerken aniden kör olur. Daha sonra körlük bir salgın olarak tüm ülkeye yayılır. Böylece ülkede yönetim ve düzene dair hiçbir şey kalmaz ve kör olan kişiler karantinaya alınır. Artık hiç kimsenin hayal bile edemeyeceği bir açlık, pislik, zorbalık ve kaos hüküm sürmektedir. Yaşamın tamamen durduğu bu ülkede insanların tek amacı hayatta kalmaktır. Roman, bir hastanede karantina altına alınıp oradan kurtulan ve sonrasında birlikte hareket eden yedi kişiye odaklanır. Yedi kişiden oluşan bu gruptaki bir kadın, kentte gözleri gören tek kişidir ve gruba rehberlik eder. Bu grup, sanki bir cehennemi andıran kentte hayatta kalabilmek için çeşitli mücadeleler verir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu