Yalı Çapkını’nda Korhanlara yeni düşman! “Seyran’ın yaralarını Ferit saracak”

Cuma akşamları StarTV’de yayınlanan Yalı Çapkını, 26 Nisan’da 67. bölümüyle ekranlara geldi. Diziye; Ferit’in Seyran’a yardım etmeye çalışması ve aldığı tehdit mesajı damga vurdu. İşte Yalı Çapkını’nda yaşananlar…

Başrollerini Afra Saraçoğlu, Mert Ramazan Demir ve Çetin Tekindor’un paylaştığı Yalı Çapkını’nın 26 Nisan akşamı yayınlanan yeni bölümünde; Seyran’ın yaşadığı travma dikkat çekti.
Yalı Çapkını son bölümde; silahına davranan Akın, önce annesini sonra kendini vurdu. Panik olan Ferit, karısının haline “Seyran ne yaptılar sana?” diye ağlarken; Seyran da acıyla inledi.
Seyran’ı kucaklayan Ferit, “Çok az kaldı” diyerek onu arabaya taşıdı. Ardından Abidin’i arayan Ferit, Seyran’ı bulduğunu ancak hiç iyi olmadığını söyledi.
Seyran’ın bulunduğu haberi yalıya da gelirken, Hatice “Bulacaklardı elbet, iş nasıl bulacaklarında?” diyerek hastaneye hep birlikte gideceklerini ifade etti.O sırada Akın ve annesinin olduğu yere giden Abidin, etrafı tertemiz görünce şaşırdı. Adamlarına her yeri aramalarını söyleyen Abidin, “Ya ölmediniz ya da sizi biri benden önce götürdü” ifadelerini kullandı.
Falcı Safiye’ye sığınan İfakat’ın Halis’in karısını öldürdüğü açığa çıktı. İfakat’a kızan falcı, “Kardeşim olsan da burada kalamazsın. Yarın başının çaresine bak” dedi.
Hastanede toplanan Korhan ve Şanlı aileleri, Seyran’ın sırt bölgesinde kimyasal yanıklar olduğunu ancak hayati tehlikesi olmadığını öğrendi.Seyran’ın yanına giden Ferit, yanında olacağını ve iyileşeceğini söylerken; Seyran “Ben zaten yaşamıyorum ki… Sen kaldıramazsın” dedi.Kazım, Halis ve Ferit’e Seyran’ın durumunu anlatan başhekim; Seyran’ın sırtında asit yanığı olduğunu ancak tedaviyle iyileşeceğini, başka herhangi bir fiziksel ya da cinsel saldırı bulgusuna rastlamadıklarını belirtti.
Doktorun yanından çıkan Ferit, yanına gelen Abidin ile konuştu. Abidin, gittiği yerde kimsenin olmadığını söyledi. Şaşıran Ferit, Seyran’ın yanına çıkıp bir kez daha Abidin ile konuştu. Ferit, Abidin’e “Kimsenin bunu bilmemesi lazım. Yoksa Seyran kendini güvende hissedemez” dedi. Abidin ise güvenlikten endişe ettiğini “Daha koç başını kim koydu bulamadık” sözleriyle açıkladı.Aynı anlarda Seyran’ı görmeye giden Hatice ve Halis’ten Hattuç, “Madem Seyran bunları yaşadı. Benim olan yalı, Seyran’ın olacak” ifadelerini kullandı.
Baskında bir adamı vurduğu için kötü durumda olan Kaya ise toparlanıp Suna’nın yanına gitti. O sırada Pelin’in onu araması Suna’yı sinirlendirirken; Kaya her şeyi itiraf etti.”Şu an çok pişmanım ama ben seni Pelin ile aldattım” diyen Kaya, onu sevmediğini ve bu işi bitireceğini söyledi. Esme ise ikiliyi duydu.
Ece ile konuşan Ferit ve Abidin, ondan bir şeyler öğrenmeye çalıştıktan sonra Kazım’la konuştu. Kazım’a Akın’ın başka bir akrabası olup olmadığını soran Ferit ile Abidin, cesetlerin orada olmadığını söyledi ve “Belli ki bu işin içinde birileri var” dedi.Bütün gece Esme ile birlikte Seyran’ın başında bekleyen Ferit, o uyanıp ağlayınca gözyaşlarını tutamadı.
Doktoru gelince eve dönmek istediğini belirten Seyran, Ferit’ten de dışarı çıkmasını ve ablasının gelmesini istedi. Suna yanına gelince kimseyi görmek istemediğini söyleyen Seyran,  herkes içeri girince önce Halis Ağa’ya sesini yükseltti ardından da Ferit’in elini tutmasına izin vermedi.
Ev hazırlanınca hastaneden çıkan ve kapıdaki basın mensuplarına açıklama yapacağını ifade eden Seyran, ormanda yürüyüş sırasında kaybolduklarını ve düştüğünü söyledi.Arabada Ferit’in “Basını iyi idare ettin” sözlerine tepki gösteren Seyran, herkesin onu sevdiği için endişelendiği yorumuna “Halis Ağa mı seviyor beni, halam mı, babam mı? Bırakın Allah aşkına” diye cevap verdi.
Eve geldiği gibi Ferit ile odaya çıkan Seyran, mutlu anlarını düşünüp gözyaşlarına boğulurken; Ferit yanına gitti. Eşinin önünde diz çöken Ferit, Seyran’ın “Bitti değil mi her şey? Geçti değil mi?” sorusuna “Bitti Seyran, bak odamızdayız. Hatta eğer istersen bir daha hiç çıkmayız odamızdan. Ben çok isterim. Konuşalım mı biraz ister misin?” dedi.Bunun üzerine Seyran da “Sadece biraz uzanmak istiyorum, seninle” dedi. İkili birlikte yataklarına uzandı.
O sırada eve giden Esme ile Kazım’dan Esme, evde onları bekleyen Zerrin’e saldırdı. Kendisinin eşine, kızının iki damadına da musallat olduğunu ifade eden Esme, onu kapı dışarı ederken “Kızını da alıp buradan gideceksin. Kızlarım için elimi kana bularım” dedi.Neler olduğunu anlamak için aşağıya inen Kazım, Pelin ile Kaya’nın birlikte olduğunu duyup şoke olurken; Esme’nin Zerrin ile birlikte olduğunu ima etmesi üzerine ona tokat attı.Ardında gözyaşlarına boğulan Kazım, “Niçin benim sabrımı tüketiyorsunuz? Madem açtırdın kutuyu, o zaman kötüyü dinle Esme. Ben ömrü hayatım boyunca senden başka hiçbir kadınla olmadım. Şimdi sana soruyorum. Gözlerime bak, söyle… Sen bana aynı şeyi söyleyebiliyor musun? Geçmişini yüzüne vurayım mı?” dedi.Bunun üzerine Esme, “Sonunda döktün ha içini. Ben bunca sene bir tek bunu konuşma diye, bana yaptığın her şeyi yuttum. Ama şimdi sen bunları bana söyledin ya benim omzumlarımdan büyük bir vicdan yükü kalktı. Rahatladım. Bundan sonra benim için sadece kızlarım var, sen yoksun. Sen de bundan sonra beni yok sayarsın” diye isyan etti.
Tüm bunlar olurken yaşadıklarını hatırlayıp korkuyla uyanan Seyran için korkan Ferit, yanlışlıkla ona sarılmaya çalıştı. Ferit, sırtına dokununca acıyla inleyen Seyran, ona bağırıp “Bilerek yapmadığını biliyorum” diye uzaklaştı.Üzülen Ferit ise onun yanına gidip “Ben sana nasıl davranacağımı bilmiyorum. Doktorlar bir şeyler söyledi ama seni saramıyorum, yaralarına dokunamıyorum. Konuşamıyoruz da susma böyle lütfen. Ben senin sessizliğinde boğuluyorum” dedi.O sırada Seyran, annesini görmek istediğini söyleyince hemen harekete geçen Ferit’e sarıldı.
Ferit güvenlik için Abidin ile konuşurken; Halis Ağa da İfakat’la buluştu.Kendisine tuzak kurduklarını söyleyen ve “Seni yıkmak için beni kullanıyorlar. Şehmuz’la Nükhet’in evliliği de yalan” diyen İfakat, Halis Ağa’nın “Namus yükü böyledir. İnsanın başını böyle öne eğdirir” sözlerine şu yanıtı verdi:”Benim başım sana olan hayranlarımdan, zaaflarımdan eğik.”Halis’in kendisine susmasını söylemesi üzerine “Sence ben neden yıllarca o evden ayrılmadım? Artık susmayacağım. Nükhet’in hisselerini aldılar. Benimkini de alıp seni yerinden edecekler. Ama ben ‘hayır’ dedim. Başıma ne geldiyse ondan sonra geldi. Bence sen Orhan’ın yurtdışı hesaplarını kontrol ettir. O evde sana sadık olan bir tek bendim” dedi ve gitti.
Aynı anlarda Suna da Pelin’le konuşmaya geldi. Şehmuz’u da görünce olanları anlatan Suna, onları kovdu. Evden çıktığında da Safiye, “Seni görmem gerek” diye onu aradı.
Annesinin dizinde uyurken kabus gören Seyran ise yaraları kanayınca iyi olduğunu söyledi. Ferit’in kendisine pansuman yapma isteğine karşı çıkan Seyran, “Beni böyle görmeni istemiyorum” dedi. Bunun üzerine Ferit de ona “Ben bu yaraları gördüm Seyran, onların iyileşmesini görmeye de ihtiyacım var. Yaraların iyileşecek, biz de beraber iyileşeceğiz. Ne olur izin ver” dedi. Ardından da Seyran müsaade edince pansumanını yaptı.
Bu sırada Seyran’ın tahlillerini inceleyen doktorlar ise midesi ile ilgili “Nasıl fark etmediler bunca zaman? Belki çok geç kalmış olabilirler” diye konuşurken; oğlu Akın’ı gömen Tayyar ise “Ben senin yerini nasıl dolduracağım? Annen beni görünce çığlık atıyor. Mecburen sana kardeş yapmak için birini bulacağım. Bakarsın bir de kız çocuğum olur. Sen annene düşkündün, bak sonuç ne oldu?” dedi.Ardından Ferit’e Mezide’nin telefonundan mezarın fotoğrafını yollayan Tayyar, “Bana bir evlat borçlusun, tahsile geleceğim” diye mesaj gönderdi.
Seyran’ın yaşadığı travmalar ve Ferit’in ona desteğine sosyal medyadan yorum yağdı.”Seyran’ın ciddi bir hastalığı olabilir””Seyran’ın yaralarını Ferit saracak””Yeni bir intikam yolda””Seyran ve Ferit yaraları birlikte saracak””Ferit sevdiği kadına merhem olacak””Seyran hamile mi?””Biri bir şey söylesin Seyran’a ne oldu?””Her şeyi affeden Seyran gitti, öfke dolu bir Seyran geldi””Tehdit mesajını kimseye söylemeden ailesini korumaya çalışacak Ferit”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu