Sözü güçlü, gücü tesirli Türkiye!

Erzurum Güncel- Havuzbaşına çelenk sunumunun ardından kongreye ev sahipliği yapan binaya doğru kortej yürüyüşü yapıldı. Törenlerde konuşan TBMM Başkanı Kurtulmuş, “ Cumhuriyetin ikinci asrını, sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye’nin yüzyılı haline getireceğiz” dedi 

Manolya Bulut/Pusula

 

Kurtuluş Savaşı meşalesinin yakıldığı Erzurum Kongresi’nin 104’üncü  yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen törenler, Havuzbaşı Kent Meydanı’ndaki Atatürk Anıtına çelenk sunulmasıyla başladı. 

 

Törene katılan TBMM Başkanı Numan Kurtumuş, Vali Okay Memiş, Garnizon Komutan ve 9’uncu Kolordu Komutanı Tümgeneral Fedai Ünsal ve Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen Atatürk anıtına çelenk sunarak saygı duruşunda bulundu. 
Havuzbaşı Kent Meydanı’ndaki törene AK Parti, MHP; CHP ve İYİ Parti Milletvekilleri de katıldı. İstiklal Marşı’nın okunmasından sonra 104 yıl önce kongreye ev sahipliği yapan binaya doğru kortej yürüyüşü gerçekleştirdi. Kurtulmuş ve beraberindekilerin ellerinde bayraklarla gerçekleştirdiği kortej yürüyüşünün ardından Erzurum Kongre binasının bahçesinde ikinci tören yapıldı.

 

 

Kuvayi Milliye ruhu

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kutlama mesajının okunmasından sonra kürsüye gelen Erzurum Valisi Okay Memiş, Milli Mücadele ruhunu yeniden yaşamak, Kuvayi Milliye anlayışını yeniden idrak etmek, ulusal kurtuluş mücadelesinin hatıralarını yad etmek için bir araya geldiklerini söyledi. Memiş, “Erzurum, tarihimiz açısından bakıldığında, mekanda mana kurduğumuz, vatan coğrafyasının müstesna parçalarından birisidir. Şehrimiz, medeniyetimizin önsözü mahiyetindedir, adeta topyekun tarihtir. Anadolu’nun dört bir yanından düşmanla sarıldığı bir dönemde Gazi Mustafa Kemal’in 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basmasıyla yaktığı Kurtuluş Meşalesi, Erzurum’da harlanmış, bu da tarihimiz açısından yeni bir başlangıcı işaret etmiştir. 23 Temmuz – 7 Ağustos arasında Atatürk’ün başkanlığında gerçekleştirilen ve toplanış şekliyle bölgesel alınan kararlarla ulusal nitelik taşıyan Erzurum Kongresi, Milli Mücadele’mizin yönünü şekillendirmiştir” dedi. 

 

 

Kongre kararları Cumhuriyetin doğuşunu sağladı

 

Büyükşehir Belediye Başkanı Sekmen ise kongrede alınan kararların milletin kurtuluşunu ve Cumhuriyet’in doğuşunu sağladığını belirtti. Sekmen, “Erzurum’da yakılan kurtuluş meşalesi, hürriyet aşkının, milli şuur ve ahlakın, sabrın, aklın, asalet ve cesaretin sembolü oldu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde Erzurum’da şahlanışa geçen milli irade, devletimizin yeni yol haritasına dönüştü” diye konuştu.

 

 

Kongrenin ruhunu unutmamalıyız 

 

Tarihimizin her safhasının yarın için ışık tutabilecek, ders çıkarabilecek fevkalade önemli olaylarla dolu olduğunu dile getiren TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ise, “ Çok şerefli, çok güçlü bir tarihe sahibiz. Erzurum Kongresi de Türkiye’nin yakın tarihi bakımından bugüne dair bize de çok ders veren çok dersler çıkartan önemli dönüm noktalarından birisidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Havza ve Amasya tamimlerinden sonra gerçekleştirdiği Erzurum Kongresi aynı zamanda yeni dönemin başlangıcı o acılardan kurtuluşun ve istiklal mücadelesi vermenin en önemli dönüm noktalarından birisiydi. Orada neler konuşuldu? Toplantılar nasıl yapıldı? Ne şekilde gerçekleştirildi? Bunların hepsini biliyoruz. Ama esas olan ve esas ders çıkartmamız gereken bugünün Türkiye’sine ve dünyasına bizim için ışık verecek olan, yol gösterecek olan şey, Erzurum Kongresi’nin ruhunu unutmamaktır” diye konuştu.

 

Misakı Milli sınırlarımız!

 

Misakı milli sınırlarının o günde günümüzde de çok önemli olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdrüdü: 
“Bugün Misakı Milli dediğimizde mavi vatandan bahsetmek zorundayız. Bugün Misakı Milli dediğimizde siber vatandan, uzay vatandan konuşmak mecburiyetindeyiz. Çünkü Türkiye olarak tarihimiz boyunca Sultan Alparslan’ın bize yurt olarak kapılarını sonuna kadar açtığı Anadolu topraklarındaki varlığımızın ilk gününden itibaren inanın ki şöyle sırtımızı arkaya yaslayarak rahat içerisinde, huzur içerisinde sıkıntısız yaşadığımız neredeyse bir tek günümüz olmamıştır, mücadeleyle geçmiştir. Hep düşman saldırılarıyla geçmiştir. Hep dünya üzerinde atalarımızın gösterdiği gibi yol çizmek, yön vermek, mücadele etmekle geçmiştir. 

 

Şimdi ise Türkiye’nin yine çok problemli çok sorunlu bir coğrafyada Misak-ı Milliye benzer bir şekilde mavi vatan hedeflerinden vazgeçmeden yürümek mecburiyeti vardır. Doğu Akdeniz’de münhasır ekonomik bölgelerimizi tespit ederek hem Türkiye’nin hem Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını sonuna kadar korumak ve burada çıkarılacak doğal gaz ve petrollerle birlikte Türkiye’nin ve Kuzey Kıbrıs’ımızın inkişafını, gelişmesini sağlamak Erzurum’un Erzurum Kongresi ruhunun bize öğrettiği Misakı Milli’yi korumanın şiarlarından birisidir. 

 

Aynı şekilde bütün dünya ülkeleri, hele dünyada büyük iddiaları olan büyük ülkelerin uzayda yarış yaparken, uzayda büyük bir mücadele verirken Türkiye’nin bundan geri kalması kendi sınırlarını koruyabilme kabiliyetini azaltacak bir husustur. Onun için diyoruz ki dün Misak-ı Milli ne kadar önemliyse bugün uzay vatanda o kadar önemlidir. Siber vatan da o kadar önemlidir. Erzurum Kongresi’nden şahsen benim çıkardığım birinci ders budur.

 

Bağımsızlık bizim milli karakterimizdir 

 

Bağımsızlık bizim milli içeceğimizin en önemli hususlarından birisidir. İnanın ki devir hiç değişmemiştir. Dün Türkiye’ye, Osmanlı’nın kalıntılarından, Osmanlı’nın yıkıntılarından üzerinde milli mücadele veren insanlara mandacılığı ve himayeyi tavsiye edenler, telkin edenler olduğu gibi bugün de Türkiye’de uluslararası bazı güçlerin etkinliğini ve egemenliğini kabul etmek zorunda olduğumuzu söyleyen bazı mandacı ve himayeci çevrelerin olduğu da aşikardır. Bunlara asla müsaade etmeden tam bağımsız Türkiye ideali etrafında gücümüzü bilerek hayale kapılmadan rasyonel bir şekilde bu ülkenin hem gücünü hem itibarını arttıracağız ve Erzurum Kongresi’nin ruhuna sahip çıkacağız” 

 


Tarihimizin en uzun yüzyılı

 

Cumhuriyetin birinci asrın da Türkiye’nin bu noktaya gelmesinde emeği geçen herkese şükran duyduklarını dile getiren Kurtulmuş, “ Ama şimdi Allah’ın izniyle bu aziz milletin önünde, yeni bir dönem vardır. Hiç abartısız yine ifade ediyorum ki dünyadaki gelişmeler, bölgesel ve küresel gelişmeler Türkiye’nin önünde cumhuriyetimizin ikinci asrını yeni bir fırsat kapısı olarak sonuna kadar açmakta, sonuna kadar aralamaktadır. Her alanda güçlü ve büyük Türkiye’yi yeniden güçlü büyük Türkiye’yi hep beraber kuracak iradenin merkezi Erzurum Kongresinde var olan iradedir. O iradeyi yeniden kuşanarak yani Türkiye’nin tam bağımsızlık istikametinde mücadelesini aksatmadan sürdürerek Türkiye’de toplumsal bütünlüğü sağlayarak birlik beraberlik içerisinde ortak milli hedeflerimizle yürüyerek bu ülkeyi, bu aziz milleti güçlü bir şekilde ayakta tutan milli ve manevi değerlerimizi ortak paydamız olarak kabul ederek yolumuza devam edeceğiz.

 

Hiç şüphesiz Allah nasip ederse Erzurum Kongresi’nin 204’üncü yıl dönümünü kutlayacak olan evlatlarımız çok daha büyük bir Türkiye’nin insanları olarak çok daha büyük bir özgüvenle konuşacaklardır. Bunun için sorumluluk bize düşüyor. Bu dönemde yaşayanlara düşüyor. Türkiye’yi her alanda güçlü kılacağız. Türkiye’yi sanayi de, kültür de, spor da, eğitim de, her alanda dünya liginin en üst mertebesine çıkaracağız. Bunun için önümüzdeki cumhuriyetin ikinci asrını, sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye’nin yüzyılı haline getireceğiz” diye konuştu.  
Kurtulmuş’un konuşmasından sonra günün anlam ve önemini belirten şiirler okundu, halk oyunları gösterileri yapıldı. Mehter takımının mini konseri sonrası Kurtulmuş ve törene katılan protokol 104 yıl önce gerçekleştirilen kongrenin canlandırılmasını izledi. Kongre salonunda oturan Kurtulmuş, anlatılanları büyük bir dikkatle izledi.

Sözü güçlü, gücü tesirli Türkiye!

Kaynak: GazeteGüncel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu