Sağsöz yazdı: Verdiklerini isterlerse ne olacak?

Erzurum Güncel- Erzurumspor FK Başkanı Ahmet Dal, dün basın toplantısı düzenledi. Başkan Dal, kulübün transfer tahtası borcunun 130 milyon lira olduğunu açıklarken, gazeteci Onur Sağsöz, borcun bundan ibaret olmadığını iddia etti. 

Büyükşehir Belediyesi’nden ihale alan işadamlarının kulübe ciddi miktarda borç verdiğini kaydeden gazeteci Onur Sağsöz, bunlardan birinin İdris Akdemir olduğunu vurguladı.

Daha önce ‘Büyükşehir’in borçlu olduğu böyle kaç isim vardır?‘ başlıklı yazısıyla Büyükşehir Belediyesi’nin İdris Akdemir’e borçlu olduğunu gündeme getiren Sağsöz, ‘Allah sizi iyi etsin!‘ yazısıyla da kulübün durumun ortaya koydu. 

İŞTE O ÇOK KONUŞULACAK YAZI…

 

Bir söz var anonim olsa gerek…

 

Bazı insanların samimiyetsizliği o kadar samimi ki, inanmamak elde değil!

 

Bana göre tam da Erzurumspor FK Başkanı Ahmet Dal’ı anlatıyor bu cümle.

 

Oldum olası samimi bulmamışımdır kendisini. Hani ‘gözleri içinde oynuyor’ derler ya, o misal.

 

Hem göstermelik samimiyetini hem de ‘manipüle tekniğini’ canlı yayın verdikleri basın toplantısında bir kez daha izledim.

 

Bakın onursal başkan Mehmet Sekmen’in vazgeçilmez ismidir Ahmet Dal.

 

Toplumun gazını almasını iyi bilir.

 

Hatırlayın, BB Erzurumspor’un, Erzurumspor FK diye değiştirilmesinde ‘ön ayak’ olması küme düşen bir takımın taraftarlarını biz nebze olsun sakinleştirmiş, büyükşehre yani Mehmet Sekmen’e gelen tepkileri zayıflatmıştı.  

 

Taraftar ve medya ayağıyla ‘adam adama markajı’ da iyidir ki, bu sayede başkan olana kadar her yönetimde yer almış, Sekmen’in ‘sağ kolu’ olmuştur.

 

Dün, herkesin bildiği vahim tabloyu ortaya koydu, herkesten destek istedi Ahmet Dal.

 

“Hep söylediğim gibi köprünün üstündeyiz bu köprü yıkılırsa, bu kulüp çok daha geri dönülmez sıkıntılar içerisine girebilir” derken, arka planda milletten ‘helallik istediğini’ kimseler bilmiyordu.

 

Akıllı adam, yolun sonunun geldiğini çok iyi biliyor. O yüzden Aralık ayında yapılacak kongreye, “herkes gelsin aday olsun” diyordu.

 

Tabi daha önce de ‘ben aday değilim’ dedi ama amir emredince memur da devam etti.

 

Her neyse… Toplantıya dönelim.

 

Büyükşehir Belediyesi’nden şeffaf olmayan yönetim anlayışını örnek alan Ahmet Dal, haliyle kulübün borcunu açıklamadı. Toplantıya katılan gazeteciler de bu soruyu sormadı!

 

Sadece transfer tahtasını söyledi. 130 milyon lira. 

 

İyi de tüm borç bu mu? Borcu harcı bilmeyen kişi ya da kişiler gelip ne diye aday olsunlar?

 

Evet, transfer tahtası borcu 130 milyon lira. Hadi 70 – 80 milyonun olsa bir şekilde anlaşır tahtayı açarsın.

 

Peki diğer borçlar ne olacak?

 

Örneğin Büyükşehir Belediyesi’ne iş yapan müteahhitler…

 

Yine örneğin kulübün asbaşkanı İdris Akdemir, ‘belgelere dayanarak’ söylüyorum, 50 milyon civarında alacağı var.

 

Alkazan inşaatın, Mefa Yol inşaatın, Yelekin inşaatın, Düzgün ailesinin ve daha nicelerinin alacakları var.

 

Düşünün, AK Parti, Mehmet Sekmen’i aday göstermedi, ne olacak?

 

İdris Akdemir kiminle mahsuplaşacak borcu için? Sekmen de yok ki, park versin, arazi versin de anlaşsınlar. 

 

Aralık ayında kongre yapılacak ve Ahmet Dal’da ‘ben yokum’ deyip gidecek, bu müteahhitler başta İdris Akdemir olmak üzere ellerinde banka dekontlarıyla kulübün kapısına dayandığında bunlara kim ne diyecek, hangi parayı verecek?

 

***

 

Giderayak ne diyor Ahmet Dal: Eğer bu takım bu sene de benzer bir tabloyla karşılaşırsa, bu rakamlar önümüzdeki yıl daha da yükselecek.

 

Karşılaşmaması mümkün mü? Hadi geçen yıl şansımız yaver gitti takım kümede kaldı, bu sezonun garanti var mı?

 

Gerçek ne aslında herkes biliyor ama kimse dillendirmiyor.

 

Kulübü iliklerine kadar siyasete bulaştırdıkları için bu sıkıntılar yaşanıyor.

 

Mehmet Sekmen şu dakika bilse ki, üçüncü dönemini görecek, akşamında tahtayı açtırmazsa ben hiçbir şey bilmiyorum.

 

Ve bir diğer gerçek; samimi, şeffaf değiller! Kulübü de belediyeyi yönettikleri gibi yönetiyorlar. 

 

Diyorum ya, görüntü de bilinen tek borç tahta, peki diğerleri?

 

Boşuna dememişler; İnsan bilmediğinin düşmanıdır.

 

O yüzden kimse talip olmuyor olan da bir şekilde vazgeçiyor ya da vazgeçiriliyor.

 

Sonra da Ahmet Dal kalkıyor, “taraftar stada gelmiyor” diyor.

 

Taraftar kör mü, bunları görmüyor mu?

 

Tüm bunlar yetmiyormuş gibi dünyanın hiçbir yerinde olmayacak bir ilke, bir rezalete imza attınız, ‘depreme dayanıklı değil’ diye geçen sezon kapattığınız stadın bu yıl, kale arkalarını açtınız!

 

Allah muhafaza deprem olsa maraton ve kapalı yıkılacak, kale arkaları mı ayakta kalacak sanıyorsunuz?

 

Bu bile samimiyetsizliğinizin en büyük kanıtıdır.

 

Ne diyeyim, Allah sizi iyi etsin.

 

Kaynak: GazeteGüncel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu