Jeoloji mühendisinin odasında neler döndü?

Erzurum Güncel- İşte yine çok konuşulacak o yazı…

Erzurum Büyükşehir Belediye Meclisi, bu kadar da olmaz dedirten bir karara imza attı.  

 

İşte skandalın perde arkası.

 

İspir ilçesi Yukarı Mahalle. Yaklaşık 11 bin metrekarelik bir arazi.

 

Sahibi AK Parti İl Yönetim Kurulu ve İspir Belediye Meclis Üyesi Muhittin Çakır. İlçenin eski belediye başkanı Osman Çakır’ın yeğeni ve iş ortağı.

 

Muhittin Bey, tapu sorgulamasına göre üzerinde iki katlı bir yapının olduğu alan için imar planı değişikliği istedi.

 

Konu geçen Nisan ayında İspir Belediye Meclisi’ne getirildi.

 

İttifak da olsa Meclis üyeleri, -6 AK Parti, 4 MHP, 2 de bağımsızdan oluşuyor- itiraz etti.

 

Geçerli bir sebepleri vardı. İddiaya göre arazi, heyelanlı bölgedeydi ve üstelik ‘yapı yasağı’ olan bir alandı. (Dikkat edin yapı yasaklı iddiasına rağmen arazinin üzerinde iki katlı bir konut var!)

 

Meclis tutanaklarında mevcut açın, bakın. Belediye Başkanı Ahmet Coşkun, ‘konunun ayrıntılı bir şekilde incelenmesi açısından komisyonda görüşülmesini’ Meclis’in oyuna sundu.

 

Dosya, İmar ve Bayındırlık Komisyonu’na gönderildi.

 

Komisyon üyesi Muhittin Çakır’dı. İmar planı değişikliği talebi, MHP’lilerin itirazları eşliğinde hem komisyondan hem de Meclis’ten AK Partililerin desteğiyle geçti.

 

Artık top, Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeydi.

 

Geçen 10 Nisan’da Mehmet Sekmen başkanlığında toplanan Meclis, dosyayı İmar ve Bayındırlık Komisyonu’na gönderdi.

 

Bir sonraki toplantı 9 Mayıs’ta yapıldı ve bu kez başkan 1. Başkan vekili Fevzi Polat’tı.

 

Gündem maddesi, İspir’deki araziydi ama komisyon raporu henüz tamamlanmamıştı. Üstelik komisyon, “kararın ertelenmesi” yönünde görüş belirtmişti!

 

MHP Grup Sözcüsü Seyfettin Liman söz aldı. Arazinin zemin etüdünde sorun olduğunu iddia etti ve “Jeoloji mühendisinin odasında neler döndüğünü biliyoruz” dedi.

 

Bu müthiş iddia karşısında kimse oralı olmadı.

 

Meclis Başkanı Fevzi Polat, acelesi neyse, işari yani ‘el kaldırarak’ oylama yaptırdı.

 

İddiaya göre bu madde görüşüldüğü sırada AK Partili üyelerin önemli bir kısmı salonda değildi, 21 kişi “evet” dedi. Karar, MHP’li üyelerin şerh koymaları ve ret oylarıyla Meclis’ten geçti.

 

El kaldıran 21 kişiden biri de Muhittin Çakır’dı.

 

Ve bu el kaldırmalarla ‘yapı yasağı’ olduğu öne sürülen heyelanlı bölgede, 4 katlı bina, park alanı falan yapılmasına karar verildi.

 

Akıl alır gibi değil. Yarın öbür gün bu karar emsal gösterilip, mantar gibi konutlar iddia edildiği gibi o heyelanlı bölgede inşa edilirse ne olacak?

 

Allah göstermesin bir deprem ya da heyelan olması halinde olası can kayıplarının hesabını kim verecek?

 

Bakın bu çok ama çok ciddi bir konu.

 

Her ne kadar bu işin altında ‘siyasi çekişme’ olsa da, Meclis’te alınan bu karar insan hayatıyla oynamaktan başka bir şey değildir.

 

Şimdi!

 

O ki, MHP grubu böyle bir iddiayı savunuyorsa, ilk hamlenin İspir Belediye Meclisi’nde yapılması gerekmez miydi?

 

Çoğunluk AK Parti’de olabilir, Başkan Coşkun niye veto hakkını kullanmadı? Niye suç duyurusunda bulunmadı?

 

Tamam, hadi Büyükşehir’e geldi. Öyle ya da böyle gelecek zaten. Prosedürü yerine getirdin, İmar ve Bayındırlık Komisyonu’na da havale ettin. Sonuçta teknik bir konu.

 

Yahu, raporun tamamlanmasını niye beklemiyorsunuz?

 

Başkan Fevzi Polat, komisyon, “Bahse konu talebin çalışmaların devam etmesi sebebiyle ertelenmesi yönünde karar vermiştir” diyor, niye dinlemiyor, niye el kaldırtıyorsun?

 

Ben raporları, tutanakları okurken çatladım. Vallahi de billahi de neresinden tutsanız elinizde kalıyor.

 

Peki, tamam bir oldu, bitti yaptı, kararı Meclis’ten geçirdiler.

 

Ama iş daha bitmedi!

 

Bildikleri işi onlara öğretecek halim yok, lakin ‘askı süresi’ denen bir olay var.

 

MHP grubu o ki, şerh düştü, ret oyu verdi, şimdi bunu perçinlemesi gerekmiyor mu? 

 

Hadi görelim sizi, yapın itirazınızı, gerekirse Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunun. “Jeoloji mühendisinin odasında neler döndüğünü biliyoruz” deyip kenara mı çekileceksiniz?

 

Bu işin sadece bir ‘siyasi çekişme’ olmadığını, insan hayatının her şeyin üstünde olduğunu gösterin, hak, hukuk ve adaleti tattırın bize.

 

Bakın bu dediğimi yapmazsanız ne olur biliyor musunuz?

 

Muhittin Çakır aynı toplantıda, ‘Hukuk ve Temel Haklar Komisyonu’na üye seçildi.

 

Benden demesi!