“Hakem penaltıyı atladı” (Spor yazarlarından Galatasaray-Sparta Prag maçı yorumu)

Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi play-off turu ilk maçında Çekya’nın Sparta Prag takımını 3-2’lik skorla yendi. Mücadelede 2 kırmızı kart çıkarken galibiyet golü uzatmalarda Icardi’den geldi. Peki spor yazarları maç için ne dedi? İşte spor yazarlarının Galatasaray-Sparta Prag maçı değerlendirmesi…

“PENALTIYI ATLADI”Maçın tecrübeli İspanyol hakemi kendinden emin ve rahat bir maç yönetti. Kullandığı kartlarda, bir sarı kart hatası dışında, hataya düşmedi. Disiplinden taviz vermeyen bir yapısı vardı. 54. dakikada İcardi’nin şutunun direkten dönmesinin ardından topu kontrol eden Barış Alper’e savunma oyuncusu arkadan şarj yaptı. Hakemin yorum alanında olan bir pozisyondu. Penaltı kararı verse yanlış diyemezdik ama o devam demeyi tercih etti. (Deniz Çoban-FANATİK)
“BÜYÜK MAÇLARIN BÜYÜK OYUNCUSU”Dün Galatasaray için çok fazla gelgitli, iniş çıkışlı, duygu yüklü bir müsabaka idi gerçekten. Ancak Galatasaray için belki de sezonun en kritik maçının kazanılmasında başrolde yine Mauro Icardi vardı. Bir süredir bir tık düşük viteste giden Icardi’yi uzun zaman sonra ilk kez bu kadar canlı ve etkili gördük. Derine gelerek oyun kurucu gibi oynadı dün Arjantinli. Üçüncüyü attı, ilk iki golde de onun zekâsı vardı zaten işin içinde. Mauro Icardi, dün bir kez daha kanıtladı büyük maçların büyük oyuncusu olduğunu. (Uğur Meleke-HÜRRİYET)
“FARK YARATAN İSİM MUSLERA”Bana göre İcardi’nin golünden hemen önce Muslera’nın müthiş kurtarışı, G.Saray lehine kırılma anıydı. İlk yarıdaki kurtarışlarını da göz önüne alırsak çok önemli figür. Torreira gerçekten müthiş bir dinamo, dün gece de canı çıktı. Barış Alper niye istenilen performansı göstermedi diyenlere cevabım şöyle; Sparta Prag’lı futbolcuların yüksek fizik gücüydü yani G.Saray’ın karşısında ligimizdeki takımlar yoktu. Rövanş çok zor olacak ama G.Saray’ı tura yakın görüyorum. (Ömer Üründül-SABAH)
“RAKİBE BUBİ TUZAĞI KURMUŞ”Okan Buruk set hücumlarda boğulup bitirilmeyen ataklarda geçiş yememek için bir bubi tuzağı kurmuş rakibine. Oyunu kendi derinine çekip dikine toplarla çıktığında orta sahaya giren İcardi’nin pergel görevi ilk yarının hücum planıydı. Arjantinli önce Barış’a sonra Demirbay’ın golünde ve iki kez de Aktürkoğlu’na attı bu topları… Kopenhag gibi çok koşan ve alan savunmasını mükemmel yapan Sparta Prag karşısında kasık ağrılarıyla oynayan Kaan ve sol bekte tüm iyi niyetine rağmen hücumda eksik olan Berkan’ın olduğu oyunda Mertens’in aklı belirleyici olacaktı. Sanchez’in kesiciliği, Torreira’nın ve Demirbay’ın mücadelesi olmasa başka bir film izlerdik. Korner sonrası golü ve goldeki ortasıyla Preciado rakibin tabelasını yaparken Nelsson kırmızı ile dışarda kaldığında rakip onun değil Barış’ın üzerinden vurdu kafayı. 10 kişi kaldığında üçlü defansa dönmek bir opsiyondu. Katil, cinayet mekanına döndü. İki asistin ardından galibiyeti getiren gol. Şimdi Paris’te pardon Prag’da son Tango… Marlon Brando pardon Mauro İcardi… (Levent Tüzemen-SABAH)
“OKAN BURUK FORMÜL ÜRETMELİ”Eğri oturup, doğru konuşalım. Çekler kolay lokma değil. Özellikle Galatasaray rövanşta rakibe geniş alan vermemeye özen göstermeli, defans arkasına rakip oyuncular kaçmamalı. Nelsson, böyle bir pozisyonda atıldı. Galatasaray, moralini yükseltecek müthiş bir geri dönüşle Avrupa maçını kazandı. Okan Hoca, Çeklerin analizini canlı olarak yaptı. Rövanşa mutlaka oyun formülü üretmeli. Çekler, geniş alan bulamadığı sürece etkili olamaz. Bu alanları Buruk takımına verdirmemeli. “Okan Buruk formül üretmeli”
“DAHA İYİ OLABİLİRDİ AMA BU DA İYİ”89. dakikada Muslera’nın karşı karşıya kurtarışı öncesindeki Sparta Prag davranışını tekrar tekrar izlemeyi öneriyorum. Gol olmadı ama futbolun doğrularına muazzam bir örnekti! Ve ardından Barış Alper Yılmaz’ın taşıyıp Icardi’nin şutuyla tamamlanan hücumla Galatasaray perdeyi kapattı. Belki ülkenin beklediği net skorla tamamlanamadı maç ama ikinci maça rahat gol atan bir Galatasaray gidecek ve artık devamını Sparta Prag teknik ekibi düşünecek! Bir de son not! Bizim takımların uluslararası maçlarını anlatan spiker arkadaşların ’Haydi çocuklar’ ile başlayan cümlelerinin muhatabının kim olduğunu anlayabilmiş değilim! Sahadakileri mi gayrete getirmek istiyorlar yoksa biz televizyon izleyenlere mi gaz veriyorlar, çözemedim! Eğer muhatap biz isek, ki biziz gibi görünüyor, oturduğumuz yerden ne yapabiliriz ki? (Cem Dizdar-FANATİK)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu