Şizotipal Kişilik Bozukluğu Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Psikolojik rahatsızlıkların hiç olmadığı kadar yaygınlaştığı bir çağda yaşıyoruz. Modern dünyanın stresi, hemen hemen hepimizi ele geçiriyor. Anksiyeteden depresyona, çevremizde pek çok psikolojik rahatsızlığı gözlemleyebiliyoruz. Sosyal anksiyetenin had safhalara ulaştığı şizotipal kişilik bozukluğu, son zamanlarda sosyal medyanın gündeminde. Peki şizotipal kişilik bozukluğu nedir, belirtileri nelerdir ve nasıl tedavi edilir? Tüm bu soruların cevabını sizler için araştırdık. İşte şizotipal kişilik bozukluğu hakkında tüm bilmeniz gerekenler…

Kişilik bozukluğu nedir?

Kişilik bozukluğu, kişinin sağlıksız bir düşünme, işleyiş ve davranış tarzına sahip olduğu bir tür zihinsel rahatsızlıktır. Kişilik bozukluğuna sahip kişiler, durumları ve insanları anlamakta, ilişkilendirmekte zorlanır. Haliyle bu rahatsızlıktan muzdarip kişiler hayatlarının büyük bir bölümünde çeşitli sorunlarla karşılaşırlar. Kimi hastalar kişilik bozukluğuna sahip olduklarını fark etmeyebilirler. Zira düşünme ve davranış tarzları kendilerine son derece normal gelmektedir. Böyle anlarda hastalar karşılaştığı zorluklar ve olumsuzluklar için başkalarını suçlayabilir. Kişilik bozuklukları genellikle genç yaşlarda ya da yetişkinlik döneminde ortaya çıkar. Kişilik bozukluğunun pek çok farklı türü vardır. Kimi türler yaş ilerledikçe daha az görülür.

Kişilik, kim olduğumuzu tanımlamamızda büyük öneme sahiptir. Kimi özelliklerimiz ailemizden miras kalırken kimileri de yaşadığımız olaylarla şekillenir. Belirli kişilik özelliklerinin çok katı olması durumunda kişilik bozukluğu gelişebilir. Kaygı problemi yaşayan kişilerin aksine kişilik bozukluğundan muzdarip kişiler, genellikle bir sorunları olduğunun farkına varamazlar. Dolayısıyla bir tedaviye ihtiyaçları olduğunu da düşünmezler. Kişilik bozuklukları tahmin ettiğimizden çok daha yaygındır. Madde kullanımı ve depresyon ile birlikte ortaya çıkabilir.

Şizotipal kişilik bozukluğu nedir?

Kişilik bozukluklarının bir alt türü olan şizotipal kişilik bozukluğu, şiddetli sosyal anksiyete, düşünce bozukluğu, paranoid düşünceler, gerçeklikten kopma, geçici psikoz ve sıra dışı inançlarla karakterize edilir. Şizotipal kişilik bozukluğuna sahip insanlar yakın ilişkiler kurmakta oldukça güçlük çeker. Özellikle de akranlarının kendilerine karşı olumsuz hisler beslediklerini düşünürler, bu nedenle onlardan kaçınırlar. Normalden farklı bir konuşma ve giyim tarzı da bu rahatsızlıkla ilişkilendirilebilir. Şizotipal bozukluğa sahip kişiler konuşurken garip tepkiler verebilir, kendi kendine konuşabilir hatta hiçbir tepki vermeyebilir. Bir diğer ayırt edici özellik ise paranormal ve batıl inançlara sahip olmalarıdır.

Şizotipal bozukluğa sahip kişiler genellikle endişe ya da depresyon şikayetiyle yardım isterler. ABD’de şizotipal kişilik bozukluğunun yaşam boyu yaygınlığının %4 olduğu ve erkeklerde daha yaygın görüldüğü tahmin edilmektedir. Bununla birlikte siyahi kadınlarda, düşük gelirli insanlarda ve boşanmış ya da dul kalmış kişilerde şizotipal kişilik bozukluğunun görülme riski daha yüksektir.

Şizotipal kişilik bozukluğunun belirtileri nelerdir?

şizotipal
  • Tuhaf kıyafetler giymek
  • Değişik inançlara ve davranış biçimlerine sahip olmak
  • Adını fısıldayan bir ses duyma gibi garip algısal deneyimlere sahip olmak
  • Çok uç duyguların anlık değişimini yaşamak
  • Sosyal kaygı ve yakın ilişkilerde eksiklik yaşamak
  • İnsanları ve olayları düşünce yoluyla etkileyebileceğine inanmak
  • Bazı olayların yalnızca kendisi için gizli mesajlara sahip olduğuna inanmak

Peki tedavi sürecinde nasıl bir yol izlenmelidir?

şizotipal

Kişilik bozukluğundan muzdarip kişiler genellikle hastalığının farkında olmadığı için bir tedavi yolu da aramazlar. Tedavi almamalarının en önemli nedenlerinden biri de günlük hayatlarına devam edebilmelidir. Çok geç teşhis edilen bu hastalığın tedavisi de zorludur. Bununla birlikte pek çok hastada olumlu ilerlemeler kaydedilmiştir. Tedavinin şekli kişilik bozukluğuna bağlı olarak değişebilir ancak ana unsur psikoterapidir. Bununla birlikte çeşitli ilaçlardan da destek alınabilir. Psikoterapi tedavisi sayesinde hatalı düşünce kalıpları değiştirilerek yeni düşünce ve davranış kalıplarının öğrenilmesi amaçlanmaktadır. Kişilik bozukluğu tedavi edilmediği takdirde kötüye gidebilir, hastalar alkol, uyuşturucu ya da şiddete meyilli hale gelebilir. En etkili desteğin sağlanabilmesi için mutlaka bir psikologla görüşmek gerekir.

İlginizi çekebilir:

Borderline Kişilik Bozukluğu ve İlişkilere Etkisi Hakkında Bilmeniz Gerekenler

… 2 3

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu