Dil Yarası Nasıl Geçer?
Dil yarası nasıl geçer demeden önce, dil yarasının oluşma nedenlerini inceleyelim.
Viral ya da bakteriyel kaynaklı ağız enfeksiyonu olan Gingivostomatit dil yaralarının oluşmasına neden olabilmektedir. Ağız pamukçuğu da dil yarasının nedenleri arasındadır. Behçet sendromu adlandırılan kan dolaşımı iltihabı da dil yaralarına neden olur. Bunun yanında, çeşitli bulaşıcı enfeksiyonlar sonucunda ve ağız temizliği rutininin düzenli olarak yerine getirilmemesi gibi nedenler de bulunmaktadır. Dış faktörler olan dilin ısırılması ya da yanması da dil yaralarına ve sızıya neden olmaktadır.
Bu durumların bazılarında doktor kontrolü yaptırmak, ağız temizliği gibi kişiye bağlı faktörler söz konusu olduğunda ise bu rutinlerin devam ettirilmesi dil yarası nasıl geçer sorusunun yanıtlarından biridir.
Dil Yarası Belirtileri Neler?
Dil yaralarının belirtileri, dilde lezyonlar görülmesi, dilin üstünde, altında ya da ucunda çeşitli yaraların gözlemlenmesi, buna bağlı olarak ortaya çıkan hassasiyet ve sızı hissi, özellikle asitli gıdalar tüketilirken ortaya çıkan acı gibi belirtileri bulunmaktadır.
Dil Yarası Türleri Nedir?
Dil yaralarının türleri, aftöz ülser, lökoplaki, eritroplaki, liken planus’tur.
Aftöz ülser, etrafı kızarık üzeri ise beyaz renkte olan, ağrılı yaralardır. Lökoplaki, beyaz renkli ve hafifçe şiş, üzerinde ise pürüzlü bir yüzey bulunan dil yarası çeşididir. Eritroplakide ise lökoplakinin kırmızı renklisidir. Liken planus ise, dil üzerinde mor renkli lezyonlar şeklinde gözlemlenir.
Dil Yarası Nasıl Geçer?
Düzenli ağız temizliği ve gargara yaparak dil yaraları tedavi edilebilir. Genellikle çoğu dil yarası bu şekilde geçer. Eğer 10 günden fazla devam eden dil yarası söz konusuysa, herhangi bir hastalığın belirtisi olabileceği düşünülerek doktora gidilmelidir.
Bunun yanında, dil yarasının evde tedavisini mümkün kılan çeşitli yöntemler de bulunmaktadır. Peki, dil yarası nasıl geçer?
Karbonat, dilde çıkan yaraların ağrısını azaltan ve hafifleten bir maddedir. Aynı zamanda dilde ortaya çıkan çeşitli enfeksiyonları da engeller. Bir çay kaşığı karbonat ile macun kıvamı kazanmasını sağlayacak biraz su karıştırılır. Oluşturulan macun kıvamlı karışım yaraların üzerine sürülür, biraz beklenerek yıkanır. Tuzlu suyla gargara yapmak en yaygın kullanılan yöntemdir. Tuz, hem ağrı kesicidir hem de yaranın iltihaplanmasını engeller. Gün içerisinde 3- 5 defa tuzlu suyla gargara yapılmalıdır. Adaçayı, antiseptik bir bitkidir. Adaçayını demledikten sonra ılımasını bekleyin ve gargara yapın. Lavanta yağı ile gargara yapmak da yara etrafında oluşacak iltihabı engeller. Şalgam suyu antibakteriyel özellik gösterir. İçerken ağızda bekletilip içilebilir ya da gargara yapılarak kullanılabilir.
