FETÖ’ye müzahir isimler tarafından her seferinde İslam dininin savunucusu olarak lanse edilen terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen’in cenazesinin Protestan adetlerine göre yapıldığı ortaya çıktı.CENAZESİ PROTESTAN USULÜYLE YAPILDIPensilvanya’da İslami usuller uyarınca hizmet veren onca cenaze şirketi bulunmasına rağmen terör örgütü elebaşı Gülen için Protestan bir şirket tercih edildi. Örgüt üst yönetiminin, defin işlemlerinin gizlilikle yürütülmesi konusunda şirkete baskı yaptığı ortaya çıktı. Şirket, çalışma usullerinin aksine çalışma takviminde bir günü boş bıraktı. Takvimde 24 Ekim 2024 gününe cenazesi olan kişinin, yani Fetullah Gülen’in adı yazılmadı. EN KALİTELİ VE EN PAHALI TABUT KULLANILDIKendine inanan insanlara sözde mütevazi bir hayat sürdüğünü anlatan ancak ABD’de büyük bir malikanede hayat sürdüren Fetullah Gülen’in cenazesi için ABD’de fiyatları 2 bin ile 25 bin dolar arasında değişen tabutlardan en kaliteli ve pahalısı kullanıldı.DAMADI SAVUNMAYA ÇALIŞTIHristiyanlarda olduğu gibi lüks tabutuyla gömüldüğü daha önce ortaya çıkan Gülen’in neden böyle gömüldüğünü damadı Ahmet Kurucan, örgüte inananlara karşı savunmaya çalıştı. Örgüt içinde, cenazesi İslami adetlerin dışında yapılan Gülen’in tarihsel kökeninin Hristiyanlıktan dönme olup olmadığı tartışılmaya başlandı.1938 TARİHLİ YENİ LEVHAFETÖ elebaşı Gülen’in kimliğinde yazan doğum tarihi 1941. Ancak Gülen’in kendine manevi bir anlam yüklemek için her yerde Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucu Lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün vefat ettiği 1938 yılında doğduğunu söylediği biliniyor. CENAZESİNDE GERÇEK BİR KEZ DAHA ORTAYA ÇIKTI Örgüt üst yönetiminin cenaze işlemleri için anlaştığı Protestan şirketin mezara konması için hazırladığı levhada elebaşı Gülen’in gerçek doğum tarihi olan 1941 yazıldı. Gerçeğin ortaya çıkmasından rahatsız olan örgüt yöneticileri ise apar topar 1938 tarihli yeni bir levha yaptırmak zorunda kaldı. Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel Politika Güncel Dünya Terör
Gazete Güncel- Yıldızkent Anaokulu öğretmenleri ve öğrencileri Erzurum Şehir Hastanesi önünde 2-8 Kasım Lösev Haftası kapsamında ‘Lösemiye Karşı Tek Yürek’ etkinliğini düzenledi. Okul idaresi, öğretmenler ve veliler tarafından lösemili çocuklara eğitici oyuncak ve kıyafet yardımı yapılırken anaokulu öğrencileri de lösemili arkadaşlarına destek olmak ve onları mutlu etmek için balon uçurdu. Hastane odasından lösemili çocukların izlediği etkinlikte, öğretmenler de “Birlikte çok güçlüyüz” yazılı pankart taşıdı.
Öğrencilerin balon uçurduğu sırada duygusal anlar yaşanırken balonlar gökyüzünde eşsiz bir manzara oluşturdu. Lösemili çocuklar ise bu anları hastane camlarından izledi.
Düzenledikleri ‘Lösemiye Karşı Tek Yürek’ etkinliği hakkında bilgi veren Yıldızkent Anaokulu Müdürü Taner Birinci, “İdare, öğretmenler ve veliler olarak lösemili çocuklara destek olmak amacıyla çeşitli oyuncaklar ve kıyafetler teslim ettik. Okulumuzun öğrencileri ise hasta çocukların hastane camından görebileceği şekilde uçan balonları havaya atarak pankart açtılar” ifadelerini kullandı.
55 yaşındaki Jennifer Lopez, yeni filmi “Unstoppable”ın Londra galasında şık görünümüyle dikkatleri üzerine çekti. Ünlü sanatçı, Instagram hesabından paylaştığı fotoğraflarda özel tasarım siyah mini elbisesi ve kahverengi kürk montuyla beğeni topladı.
Dekolte detaylı elbisesini gösterişli bir siyah fiyonk ve gümüş yüzükle tamamlayan Lopez, dağınık topuz saç stiliyle zarif bir görünüm sergiledi. Londra’ya olan sevgisini siyah kalp ve İngiliz bayrağı emojileriyle ifade eden yıldız, Leicester Square’daki Cineworld’de gerçekleşen film gösteriminde de şeffaf beyaz elbisesi ve topuklu ayakkabılarıyla göz doldurdu.
Filmin yapımcısı ve Lopez’in eski eşi Ben Affleck’in katılmadığı galada, sanatçı profesyonel makyajı ve özenli görünümüyle dikkat çekti. “Unstoppable”da tek bacakla doğmasına rağmen NCAA güreş şampiyonluğunu kazanan Anthony Robles’in annesi Judy Robles’i canlandıran Lopez, filmdeki rolüyle de beğeni topladı.
Geçtiğimiz Ağustos ayında Ben Affleck’ten boşanan 55 yaşındaki yıldızın, yaşadığı ayrılık sürecini yeni albümüne yansıtacağı belirtiliyor. Kaynaklar, Lopez’in “kariyerinin en duygusal albümü” üzerinde çalıştığını ve Justin Timberlake’in “Cry Me A River” şarkısı tarzında kalp kırıklığını anlatan şarkılar kaydedeceğini aktarıyor.
Galatasaray‘da ortaya koyduğu performansla göz dolduran ve adı Avrupa devleriyle anılan Yunus Akgün için yeni bir transfer iddiası ortaya attıldı.
MANCHESTER UNITED İSTİYOR
Fichajes’te yer alan habere göre; kadrosunu yenileme sürecine giren Manchester United, milli oyuncunun yaratıcılığını, Ruben Amorim’in hücum sistemine uygun bir profil olarak değerlendiriyor. Haberde 24 yaşındaki yıldızın hızına, oyun vizyonuna ve baskı altındayken topu kontrol edebilme yeteneğine dikkat çekildi.
BARCELONA’YA DA YAZILMIŞTI
Milli yıldız için geçtiğimiz gün bir transfer iddiası da Katalan medyasından gelmişti. İspanyol devi Barcelona’nın Galatasaray maçlarını takip edeceği ve Yunus Akgün’ün performansına göre devre arasında transfer teklifi yapacağı aktarılmıştı.
SEZON PERFORMANSI
Kerem Aktürkoğlu’nun Benfica’ya gidişiyle formayı kapan ve bırakmayan Yunus Akgün, sarı-kırmızılı formayla bu sezon 11’i ilk 11 olmak üzere 15 maça çıktı. 24 yalındaki kanat oyuncuus bu karşılaşmalarda 6 gol ve 1 asistlik performans sergiledi.
AVRUPA’DA BOŞU YOK
Öte yandan son olarak Tottenham ağlarına müthiş bir gol bırakan milli futbolcu, UEFA Avrupa Ligi’ndeki gol sayısını 4’e çıkardı. Yunus, bu golle birlikte turnuvadaki her maçta gol sevinci yaşama başarısını sürdürdü. Yunus Akgün, bu başarısıyla Galatasaray tarihinde Burak Yılmaz’ın (Ekim-Aralık 2012, 4 maç) ardından Avrupa kupalarının grup aşamalarında üst üste dört maçta gol atan ikinci oyuncu oldu.
2015 ve 2017 yılları arasında Galatasaray, 2020 yılında da Antalyaspor formalarını giyen ve daha sonra futbolu bırakarak Almanya’da döner işine giren efsane futbolcu Lukas Podolski, battı.
Podolski, sempatik tavırlarıyla kısa sürede Türkiye’de edindiği popülariteyi Almanya’ya da taşımak istemiş ve döner işine girerek Berlin’de açtığı ilk şubesiyle gündeme gelmişti. Kreuzberg’de açılan “Mangal Döner” isimli dükkan önünde uzun kuyruklar oluşmuş ve büyük ilgi çekmişti.
KISA SÜREDE 30 ŞUBEYE ULAŞTI
Podolski’nin futbol kariyeri sonrasında atıldığı bu yeni girişimi, başlarda başarılı gibi görünse de işler beklendiği gibi yürümedi. Kısa sürede Almanya’nın 30 kentinde kurulan şubelerle hizmet veren ‘Mangal Döner’, ekonomik nedenlerle Berlin’deki şubesinde kepenkleri indirdi.
YÜKSEK FİYATLAR VE YOĞUN REKABET
Dükkanın kısa süre içerisinde kapanmasının sebepleri arasında, yüksek fiyatlar ve yoğun rekabet gösteriliyor. Podolski’nin şirketi, dükkanın bir “pop-up” mağaza olduğunu ve bu nedenle kısa süreli olacağını, sadece franchise vermek için kurulduğunu belirtse de bu durum başlangıçta kamuoyu ile paylaşılmamıştı.
Öte yandan komşu işletme sahipleri ise dükkanın başarısızlığını yüksek fiyatlara ve zayıf bir menüye bağladı. Özellikle klasik bir kebap için 7,50 Euro gibi bir fiyatın, bölgedeki diğer kebapçılarla kıyaslandığında oldukça yüksek olduğu ifade ediliyor.