Gazete Güncel- UCİM ve Atatürk Üniversitesi ADA Kulübü ortaklığıyla gerçekleştirilen ‘İhmal ve İstismar Farkındalık Konferansı’nda konuşan Erzurum Baro Başkanı Mesut Öner, “7 Kasım’da Diyarbakır’da katledilen Narin kardeşimizin duruşmasında olacağım. Mazereti olmayan tüm barolarda orada olacak” dedi.
UCİM (Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği) ve Atatürk Üniversitesi ADA (Akademik Düşünce ve Araştırma) Kulübü iş birliğiyle Atatürk Üniversitesi Nene Hatun Kültür Merkezi’nde, ‘İhmal ve İstismar Farkındalık Konferansı’ düzenlendi. Konferansta konuşan Erzurum Baro Başkanı Mesut Öner, 7 Kasım’da Diyarbakır’da katledilen 8 yaşındaki kız çocuğu Narin Güran’ın duruşmasında olacağını belirterek, “Türkiye Barolar Birliği ve mazereti olmayan bütün barolarda orada olacak.Bu işin gerçek manada aydınlanması için orada da var olmaya devam edeceğiz” dedi.
Konferansa Erzurum Baro Başkanı Mesut Öner, Erzurum Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ergün Engin, UCİM Genel Başkanı Saadet Özkan, UCİM Genel Başkan Yardımcısı Yücel Ceylan, UCİM Erzurum İl Temsilcisi Psikolojik Danışman Mehmet Can Bayram, UCİM Erzurum Hukuk Koordinatörü Stajyer Avukat Afra Cansız, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Erzurum Baro Başkanı Mesut Öner’in konuşmasıyla başlayan konferansta, UCİM Erzurum İl Temsilcisi Psikolojik Danışman Mehmet Can Bayram ihmal ve istismarın psikolojik boyutunu anlatan bir sunum gerçekleştirdi. UCİM Erzurum Hukuk Koordinatörü Stajyer Avukat Afra Cansız, ihmal ve istismarın hukuki boyutu hakkında konuşma yaptı. Konferans UCİM Genel Başkanı Saadet Özkan ve UCİM Genel Başkan Yardımcısı Yücel Ceylan’ın çocuk istismarı ekseninde sahadan deneyimleri hakkında konuşmalarıyla devam etti
‘Bu tür olayların aydınlatılması önemli’
Erzurum Baro Başkanı Mesut Öner, 7 Kasım’da Diyarbakır’daki katledilen Narin Güran’ın duruşmasında olacağını ifade ederek, “Baromuz olarak orada da olmamız gerektiği bilinciyle hareket ettik. Türkiye Barolar Birliği ve bir gerekçesi, mazereti olmayan bütün barolar orada olacak. Bu işin gerçek manada aydınlanması için orada da var olmaya devam edeceğiz. İşin diğer başka bir boyutuna da dikkat çekmek istiyorum. Elbette ki farkındalık yaratmak önemli. Elbette ki bu tür olayların aydınlatılması önemli. Bu psikolojiyi de düşünmekte fayda olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
‘Erkeklere daha fazla çaba harcanıyor’
Erkek çocuklar için daha fazla çaba harcandığını ama kız çocuklarına aynı özen gösterilmediğini ifade eden UCİM Genel Başkan Yardımcısı Yücel Ceylan, “Çocuk istismarı ve adalet sisteminin yetersizliklerine dair yaşadıklarımızı paylaşmak istiyorum. Mahkemeler, çocuklarımızı istismarcılarla yüz yüze getiriyor ve onların beyanlarını yeterli görmüyor. 2021’de, çocukların söylediklerinin delil sayılmayacağı bir düzenleme getirdiler. Bu yanlış! Bizim çocuklarımız adalet bulamazken, neden sessiz kalalım? Erkek çocuklar için daha fazla çaba harcanıyor ama kız çocuklarına aynı özen gösterilmiyor. Köylerde istismar olayları üstü örtülerek geçiştiriliyor. Olayın tüm köy halkı tarafından bilinmesine rağmen, kimse ses çıkarmıyor. Suskunlukları, bu olayları örtbas etmeyi kolaylaştırıyor. STK’lar ve barolar bu davalarda var olmalı, adalet için yanımızda durmalı. Bizim tek amacımız adalet, bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
Çocukları korumak ve topluma daha bilinçli bireyler kazandırmak için ahlak eğitimi, vicdan eğitimi ve yurttaşlık bilincinin önemini anlatmak gerektiğinin üstünde duran UCİM Genel Başkanı Saadet Özkan, “Çünkü kötülük sadece erkeklere veya belli bir gruba mal edilmemelidir. Bu sorun toplumsal bir mesele… Çocukları korumak ve istismarın önüne geçmek için birlik içinde çalışmalıyız. Kötülüğün kökünü kazımak ancak birlikte mümkün olacak. Farklı fikirler için, farklı fikirler tartışırken kendimizi ifade etmeye çalışıyoruz. Televizyon programlarında görüyoruz, sosyal medyada görüyoruz. Sürekli tartışıyoruz ama bu tartışmalar bizi bir yere götürmüyor. Farklı düşünceleri doğru şekilde bir araya getiremiyoruz. Bir konuyu tartışacaksak ya da bir sorunumuz varsa dönüp arkamıza baktığımızda tek başımıza kalıyoruz” şeklinde konuştu.
Konferans konuşmacılara dinleyicilerin sorularını iletmesiyle son buldu.
Altın, ABD seçimleri öncesinde liman talebiyle desteklendi ve bu yıl Fed’in faiz indirimlerinin boyutunu etkileyebilecek verilerle rekor seviyeye tırmandı.
Spot altın haftanın dördüncü işlem gününde ons başına 2.783 dolardan işlem görüyor.
Ons altın ve dolar/TL ile yapılan hesaplamaya göre gram altın ise 3.066 TL seviyesinde yer alıyor.
Altınlar ağırlıklarına göre değer kazanırlar. Çeyrek altın 18 mm kalınlığında ve 22 ayardır. Çeyrek altın 1,75 gram ağırlığındadır. Bir çeyrek altındaki has altın ağırlığı ise 1,635 gram olarak hesaplanmıştır.
KULPLU ÇEYREK ALTINLAR DAHA MI PAHALIDIR?
Çeyrek altın gerek takı, gerek ziynet eşyası, gerek yatırım aracı olarak kullanılmıştır. Hediyelik olarak nitelendirilen çeyrek altınlar kulplu olur. Yatırım amaçlı tercih edilen çeyrek altınlar ise kulpsuz olmaktadır. Çeyrek altının has altın içeriği kulplarında yer almaz. Çeyrek altındaki kulplar altın değildir.
Ayrıntılar geliyor… Erdem Aksoy Haberler.com – Politika Esenyurt Belediye Başkanı Esenyurt Belediyesi İçişleri Bakanlığı Ahmet Özer Can Aksoy İstanbul Kayyum Terör
İstanbul Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanarak ceza ebine gönderilmesinin ardından Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atandı. Açıklama İçişleri Bakanlığı’ndan geldi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında ‘PKK/KCK Silahlı Terör Örgütü Üyesi Olmak’ suçundan mahkemece tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı şüpheli Ahmet Özer; Anayasa’nın 127’inci maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 47’inci maddesi gereğince geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanlığı’nca görevden uzaklaştırılmıştır.
5393 sayılı Belediye Kanunun 45 ve 46’ıncı maddeleri uyarınca İstanbul Vali Yardımcısı Can AKSOY İstanbul Valiliğince Esenyurt Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirilmiştir”
CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca terör örgütü PKK/KCK’nın mensup ve faaliyetlerinin tespit edilmesine yönelik yürütülen soruşturma kapsamında sabah saatlerinde evinde gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Özer, savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği mahkemede terör örgütü üyeliği suçundan tutuklandı.AHMET ÖZER’İN HAKİMLİKTEKİ İFADESİ ORTAYA ÇIKTIAhmet Özer, hakimlik ifadesinde üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini belirterek, siyasi bir dava olduğunu, akademisyen ve profesör olduğunu, 40 yıl boyunca devletin çeşitli kademelerinde çalıştığını, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çalıştığını, üniversitelerde dekanlık, kurucu dekanlık, senato ve yönetim kurulu üyeliğinde bulunduğunu, bu süre içerisinde hakkında hiçbir soruşturma ve kovuşturma olmadığını, adliyeye gelmişliği dahi olmadığını ve bugüne kadar böyle bir şeyin söz konusu olmadığını vurguladı.”HALK İRADESİ GASP EDİLİYOR”Özer, şunları söyledi: ” Esenyurt Belediye Başkanı olduktan sonra iki kişiden birinin oyunu alarak, ki çok büyük bir ilçedir, 7 aydır başarılı şekilde belediye başkanlığı yaparım, siyasi bir yönelim yapılıyor, halk iradesi gasp ediliyor, böyle bir durum kabul edilemez, İstanbul’da düzeni bozma yönünde insanlarda infial yaratma amacıyla yapılmaktadır, hem belediye açısından hem siyasi açıdan sonuçlar doğuracaktır.”HİÇBİR BELGEYE DAYANMAYAN İDDİALAR İLE SUÇLANIYORUM”Dosyadan anlaşılacağı üzere hiçbir belgeye dayanmayan iddialar ile suçlanıyorum. Örneğin 40 civarında kitap yazmış bir yazarım, bunların bir kısmı bölgesel kalkınmayla ilgili bir kısmı roman bir kısmı Kürt meselesi ile ilgilidir. 200 civarında ulusal makalem ve 300 civarında bildirim yayınlanmıştır. Türkiye’nin çeşitli ulusal televizyonlarında görüşüne başvurulmuş kişiyim, hal böyleyken 2002 yılında Öcalan ile yapılan görüşmede iradem dışında ismimin geçtiği iddia ve suçlama yapılıyor. Yazarım, herkes okuyabilir görüş derzedebilir, orada ismimin geçmiş olması herhangi bir delil midir? Başka bir insanın isminin zikredilmesi bu suçu mu yaratır?””GÖREVDEN ALINMAM İÇİN UYDURULMUŞTUR”Hiçbir örgütle ilgisinin olmadığını kaydeden Özer, suçlamaları reddederek, “Bu davanın siyasi olduğunun göstergesidir. Mehmet Kaya’nın kendisi değil de akrabalarının terör örgütü üyesi olduğu söylenmiştir, ben tanımıyorum, annesi ölmüş ben başınız sağ olsun değerli anneniz varmış demişim, bu ne anlama geliyormuş? Böyle şeyler söylediğimi hatırlamıyorum, söylemişsem de neresi suçtur? Bunların hepsi uydurma zorlama siyasi atraksiyonlar ile görevden alınmam için uydurulmuştur, kayyım atanmasının alt yapısı oluşturulmuştur. Daha savcılıktayken kayyım atandı şeklinde a haberde vs haberler çıkmıştır. Medyader diye bir yeri ziyaret edip etmediğimi hatırlamıyorum, siyasi kimliği olan insanım, her gün onlarca insan beni arar, bazılarına cevap vermeye dahi yetişemem, o insanların kim olduğunu bilmem, arayan insanların GBT’sini soramam, yol üstünden geçerken dahi selam verilir, gittiğim yerlerde fotoğraf çekilmek isteyenler olur. Şema çizilmiş benim ne alakam vardır?” dedi.”REMZİ KARTAL VAN MİLLETVEKİLİYDİ”Ahmet Özer, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Faik Kaplan isimli şahsı tanımam, burada bir evim var, o evi kiraya vermiştim, kızımdan öğrendiğim kadarıyla kiraya verilen kişi bunların yakınıymış incelenirse her ay kira parası gelmiştir bana. Bu adamın kim olduğunu bilmem, avukat olan kızım vasıtasıyla emlakçılar üzerinden her ay kiram yatırılmıştır, menşeini kaynağını bilemem, Remzi Kartal da Vanlıdır, o Van milletvekiliydi, aynı aşiret mensubuyuz, yurt dışına çıktıktan sonra irtibatım yoktur, benzer bir ideolojiye ve dünya görüşüne sahip değilim, onun ailesini tanırım Van’dadır. Van’a gittiğimde kendilerine taziye dileklerimi sundum, neredeyse bundan da bir sonuç çıkaracaklar, bunlar insani yaptığımız işlerdir.””KONSERİ ESENYURT KAYMAKAMIYLA DÜZENLEDİK” Esenyurt’ta verilen bir konser ile ilgili suç isnadı yöneltilen Özer, “Bir konser yapmışız, bu konseri Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu ile düzenleyip açılışı birlikte yaptık. İlk konseri kaymakam ve eşi ile 46 dernekle birlikte yapıldı. Onlarca sanatçı davet edildi, Rojda’yı hayatımda görmedim o sahne harici, sağda solda şarkı türkü söyleyen birisidir, onlarca kişi davet edilmiş ve ben davet etmedim, oradaki memurlar bu işler ile ilgilendi, kim gelecek ne zaman gelecek memurlar ayarlamıştır. Festivale 450 bin kişi gelmiştir, orada gruplarda 3-5 kişi neyse Öcalan ile ilgili slogan atıldığı söylenmiştir, slogan atıldıysa emniyet gözaltına alsaydı, görmedim, duymadım, görseydim duysaydım müdahale ederdik, koca bir alan, 70 bin – 80 bin kişinin geldiği bir alan, kim ne yapmış nerede ne slogan atmış ben nasıl takip edeyim?” diye konuştu.”HUKUKUN DÜZGÜN İŞLENMESİ GEREKİR”CHP’nin belediye başkanı olduğunu ve milyonların katıldığı mitingler yapıldığını, insanların slogan attıklarını, slogan atanların hepsini bilip müdahale etmesinin mümkün olmadığını belirten Özer şu ifadeleri kullandı: “Hukukun, adaletin düzgün işlenmesi gerekir, bu olmadığında toplumsal zedelenme olur ve toplumu çürütür. Bu konuda adil bir karar vermenizi umuyorum, saat 05.30’da şafak operasyonu ile gözaltına alındım. Ben 1 buçuk milyonluk şehrin belediye başkanıyım, çağrılsaydım koşa koşa ifade vermeye gelirdim.Makam odam aranmıştır, avukatım refakat etmek istediğini beyan etmesine rağmen içeri alınmamıştır, yüzlerce kişinin içeri girip çıktığı yüzlerce derginin girdiği bir makam odası, ben ne dergi geliyor kim geliyor ben bilmiyorum, oraya gelen bir dergiden sorumlu niye tutuluyorum? Dergide ne yazıyor bilmiyorum, suç mu değil mi bilmiyorum, bunlar da iddialardır. Ben bu ülkenin yetiştirmiş olduğu genç yaşta profesör olduğu bilim insanıyım, akademisyenim, 10 yıldan fazladır CHP’ye mensubum, en son seçimde aday oldum, İmamoğlu’nun danışmanlığını yaptım, Devlet Planlama Teşkilatı’nda Recep Yazıcıoğlu ile görev yaptım, bugüne kadar bir şey yok, 10-15 yıl önceki bir takım olaylar gündeme getirilerek görevimden uzaklaştırılmaya çalışılıyor.””KAÇMA VEYA SAKLANMA ŞÜPHEM YOK”Davanın siyasi olduğunu yineleyen Özer, “Atılı iddiaların, suçların hepsini reddediyorum, 2016 ya da 2017 yılında Mersin Cumhuriyet Savcılığından bir belge aldım hakkımda bir dinlenme yapılmış, savcı bey beni çağırdı, o dinlemede bir şey tespit edilememiş ve bunun usulsüz bir biçimde yapıldığı ve istersem savcı hakkında suç duyurusunda bulunabileceğim şeklinde bana bilgi yapıldı. Ben de evet gerekirse suç duyurusunda bulunurum dedim. Daha önce dinleme yapıldığında suç unsuruna rastlanılmadı, sabit ikametgah sahibiyim, kaçma ve saklanma şüphem yoktur. Deliller büyük oranda toplanmıştır ve toplanması muhtemel delillere etki etme ihtimalim bulunmamaktadır. Öncelikle serbest bırakılmayı, hakimliğiniz aksi kanaate varacak ise adli kontrol hükümleri ile serbest bırakılmayı talep ederim” dedi. Erdem Aksoy Haberler.com – Politika Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer Politika Esenyurt Mahkeme Güncel Terör